Türk Lirası, Merkez Bankası’nın üst üste gelen adımlarıyla nefes almışken dün uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s’in Türkiye raporu moralleri bozdu.
Günü Moody’s’ten gelen haberlerle açan piyasalar, Londra’dan gelen haberlerle moral buldu. Moody’s açıkladığı raporunda Türkiye’ye ilişkin 2018 büyüme tahminini yüksek enflasyon, artan petrol fiyatları ve TL’deki değer kaybına bağlı olarak yüzde 4’ten 2.5’a indirdi. Bu, doların 4.5661 liraya kadar yükselmesine neden oldu.
Bu hareketliliğin ardından uluslararası Reuters ve Bloomberg, Londra’da yatırımcılarla buluşan Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek ve Merkez Bankası Başkanı Murat Çetinkaya’nın, yeni bir faiz artırımı sinyali verdiği haberini yayınladı. Bu haberler ve ardından Mehmet Şimşek’in Twitter hesabından yaptığı “Yatırımcıların ilgisi büyük” açıklamaları sonrası dolar, Türk Lirası karşısında yüzde 2 değer kaybederek 4.44 liraya kadar geriledi. Bankalararası piyasada dolarda son işlemler 4.4889 liradan yapıldı.
İLGİ BÜYÜKTÜ
Reuters’ın haberine göre Londra’da yatırımcılarla görüşen Şimşek ve Çetinkaya, Merkez Bankası’nın, lirayı korumak adına müdahale etme özgürlüğüne sahip olduğunu vurguladı. İsmini vermek istemeyen iki kaynak, Şimşek ve Çetinkaya’nın “uzlaşmacı” bir tutum takındığını, görüşmelerin son derece sakin geçtiğini aktardı. Bu haberlerin ardından Şimşek, Twitter hesabından Londra temasları hakkında bilgi vererek, görüşmelerinin çok verimli geçtiğini, yatırımcıların ilgisinin büyük olduğunu bildirdi. Başbakan Yardımcısı Şimşek, yatırımcılara verdikleri mesajları aktararak, “Mesajlarımız, ‘Politika setimizi güçlendirdik. Ekonomide yeniden dengelenme süreci başladı. Enflasyon ve cari açıkla mücadele en önemli öncelik. Seçim sonrası yapısal reformları daha da hızlandıracağız’ şeklinde oldu” dedi.
MERKEZ: GEREKİRSE YİNE YAPARIZ
MERKEZ Bankası 23 Mayıs’ta yaptığı Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısının özetlerini dün yayımladı. Merkez’den yapılan açıklamada PPK’nın düzenlemelerinin amacının aşırı oynaklık dönemlerinde piyasanın ihtiyacı olan likiditeyi zamanında, kontrollü ve etkili bir şekilde sağlama olduğu bildirildi. Açıklamada, küresel finansal piyasalardaki dalgalanmanın yurt içi finansal koşullar üzerinde sıkılaştırıcı etkileri olduğu kaydedilerek şöyle denildi: “Jeopolitik gelişmelerin yanı sıra enflasyon ve cari açık gibi makro göstergelerdeki görünüm, Türkiye’nin küresel dalgalanmalara olan hassasiyetini artırmıştır. Risk primindeki yükseliş ve portföy akımlarındaki azalışa bağlı olarak Türk Lirası diğer gelişmekte olan ülkelerin para birimlerine kıyasla daha fazla değer kaybetmiş ve daha dalgalı bir seyir izlemiştir. Türk Lirası’ndaki değer kaybetme eğilimi mayıs ayının üçüncü haftasından itibaren ivmelenerek iktisadi temellerle uyumlu olmayan sağlıksız fiyat oluşumlarına işaret etmiştir.”
Merkez Bankası’nın, piyasalarda gözlemlenen sağlıksız fiyat oluşumları ve aşırı oynaklıkların enflasyon görünümü üzerindeki etkilerini gözeterek, bir takım düzenlemeler yaptığı hatırlatılan açıklamada “Toplam talep koşullarının enflasyon üzerindeki etkisinin kademeli olarak zayıflamaya devam edeceği öngörüsü korunmakla birlikte, son dönemde Türk Lirası’ndaki değer kaybıyla oldukça belirginleşen maliyet yönlü baskılar ve bunun olası ikincil etkileri enflasyon görünümünü olumsuz etkilemektedir. Özetle, yakın dönemde piyasalarda gözlenen sağlıksız fiyat oluşumları ve enflasyon beklentilerinde süregelen yükseliş genel fiyatlama davranışlarına dair riskleri artırmıştır. Bu değerlendirmeler doğrultusunda Kurul, fiyat istikrarını desteklemek amacıyla güçlü bir parasal sıkılaştırma yapılmasına karar vermiştir” denildi. Ayrıca ilave sıkılaştırma da yapabileceği vurgulandı. (Hürriyet)