Yazdır
Geçen hafta ABD Merkez Bankası (Fed), beklenilen faiz artırımını gerçekleştirdi. Ekonomi için daha olumlu bir görünüm ortaya konuldu. Büyüme projeksiyonu yükseltildi; işsizlik oranı düşürüldü; enflasyon beklentisi hafif yükseltildi ve önümüzdeki yıllarda beklenilen faiz oranları yukarı yönlü revize edildi.
Kademeli olarak faiz artırımı fikri korunuyor. Yine de, elde edilen verilere göre hareket edilecek. Yani, yeni Fed Başkanı, süre gelen Fed politikasını değiştirmedi. Bu gelişme, tüm dünyada dolar ve dolara endeksli yatırımların faizlerini, yükselme eğilimine sokuyor.
Fed ve Akbank verileri ile derlenen aşağıdaki tablo, Fed projeksiyonlarını ortaya koyuyor:
Trump ve dış ticaret
ABD, her ülkeye aynı oran ve prensiplerle uyguladığı dış ticaret politikalarını değiştiriyor. Öncelikle, Avrupa Birliği, Kanada, Meksika ve Çin’e karşı Japonya ve Güney Doğu Asya ülkeleri ile yapılan dış ticaret anlaşmaları iptal edildi veya yeniden müzakereye açıldı. Alüminyum ve çelik ürünlerine gümrük vergisi konuldu.
Şimdi de, her ülke ile ayrı ayrı pazarlık yapılıyor. ABD’nin bu korumacı siyasetine tüm dünyadan sesler yükseldi ise de, ABD bu tedbirleri almak zorunda idi. Önceki ABD Başkanı Obama, Avrupa Birliği, Japonya ve Doğu Asya ülkeleri ile beraber hareket ederek, Çin’i kısmen izole etmek ve küresel ticaretin standartlarını belirlemek istemişti. Bu politika, Çin’in yayılmacı davranışlarını durduramayınca; Trump, uluslar ve birlikler arası anlaşmalar yerine, ikili müzakerelere odaklanma ihtiyacı hissetti.
ABD yerine Çin mi?
Şimdi, Çin, ABD’nin vazgeçtiği “küresel ticaretin kurallarını koyma” politikasını üslenmeye hazırlanıyor. Bu amaçla, Çin, 69 ülkede altyapı projelerine girişiyor. Çin’in bu ülkelere yatırım yapması, 5 trilyon dolar civarında tahmin edilen Çin’in ABD tahvil alımlarını da yavaşlatacak. Buna karşılık, ABD, Çin malları ithalatını azaltma yoluna gidecek.
ABD dış ticaret açığı, milli gelirinin yüzde 4.2’sine ulaştı ve artmaya devam ediyor. Kim ne derse desin, Trump’ın güttüğü yeni ticaret politikası, ABD için gerekli bir adımdı. ABD ile Çin arasındaki dış ticaret açığı da sürekli artış eğiliminde ve 380 milyar doları buldu. Trump’ın politikaları, bu açığı ilk etapta 100 milyar dolar azaltacak. Öte yandan, ABD’de sürekli değişen Beyaz Saray yönetim kadrosu, istikrarsızlığa neden oldu; borsalarda düşüş eğilimi, volatilite ve dolar endeksinde düşmelere yol açtı.
Bloomberg ve Akbank verilerinden alınan aşağıdaki tablo, dolar endeksindeki dalgalanma ve düşmeyi gözler önüne seriyor:
