Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, girişimcilik konusunda dünyanın en prestijli iş dünyası ödül programı olarak kabul edilen ve Türkiye’de bu yıl 10. kez düzenlenen “EY Yılın Girişimcisi Ödül Töreni”nde yaptığı konuşmada, girişimciliğin aslında Türkiye’nin güçlü bir alanı olduğunu belirtti.
Şimşek, açıklanan büyüme rakamlarına değinerek, sözlerine şöyle devam etti:
“Büyüme dünün rakamları bizim geleceğe bakmamız lazım. Önümüzdeki döneme ilişkin perspektif sunmamız lazım. Çok zor bir dönemde güçlü tedbirlerle iyi bir performans var. Önemli olan bunun daha dengeli hale gelmesi ve daha sürdürülebilir bir patikada bizim sürdürebilmemiz. Tabii ki bu büyüme Türkiye’ye güven veriyor. Türkiye en zor döneminde doğru politikalarla en kötüsünden sakınabildiği gibi çok iyi performans da ortaya koyabiliyor. Brezilya bize göre çok daha ufak tefek sorunlardan dolayı 5-6 yıldır büyüyemiyor.
Türkiye bu kadar büyük jeopolitik iç ve dış şoklara rağmen bu direnci gösterebiliyor. Reel ekonomide güçlü performans ortaya koyabiliyor. Geçen seneki büyüme bir takım yan etkilere de yol açmıştır. Şimdi makro finansal istikrarı tesis etme ve sürdürme, sürdürülebilir yüksek büyümenin sigortası olur. Bundan maksadım enflasyonun kontrol altına alınması, aşağı çekilmesi ve cari açığın daha makul, yönetilebilir düzeye çekilmesi.”
Dün birçok yatırımcı heyet ile görüştüklerini anlatan Şimşek, “Ekonominiz aşırı ısındı’ analizi düne ait bir analiz, geçen seneki hikaye. Şu anda gerek kredi genişlemesi gerekse diğer bütün öncü göstergelere bakarsanız OVP’ye uyumlu daha makul bir patikaya giriyoruz.” dedi.
Şimşek, Türkiye’nin enerjide dışa bağımlılığını önemli ölçüde azalttıklarını ifade ederek, “Bugün yapılan yerli ve yenilenebilir enerji kapasitesinin devreye girmesiyle birlikte önümüzdeki 5-7 yıl arasında çok rahat bir şekilde Türkiye 3’te 2 düzeyinde elektriğini yerli kaynaklarla üretiyor olacak.” dedi.
“Amerika ile belli bir noktada Türkiye anlaşmaya yakın”
Şimşek, “Ar-Ge’de birim kurup devletin desteklerinden yararlanmıyorsanız çok şey kaçırıyorsunuz” diyerek, bu alanda yüzde 225 desteğin yanı sıra bazı fırsatlar sunduklarını dile getirdi.
Avrupa ile bir zirvenin yapılması, oradaki seçim atmosferinin geride kalmasının ilişkilerin yeniden düzene girmesi, ekonomi entegrasyonun hızlandırılması noktasında önemli bir fırsat olduğunu vurgulayan Şimşek, şunları kaydetti:
“Şu anda o iyileşme yaşanıyor. Amerika ile de belli bir noktada Türkiye anlaşmaya yakın. Müzakereler kısa vadede tekrar devam edecek ve sonuçlanacak. Türkiye Suriye’den gelen tehditlerle ilgili gerekli tavrını net şekilde koydu ve kontrol altına aldı. Bu Türkiye için jeopolitik, siyasi, ekonomik olarak en kötünün geride kalma ihtimalinin yüksek olduğunu gösteriyor.
Piyasanın algısı bu yönde demek istemiyorum fakat piyasanın algısı dünkü gelişmeler üzerine kurgulanmış. Şartlar değiştikçe ben inanıyorum ki bu algı da zamanla uyum sağlayacaktır. Aşırı ısınma kaygıları yersiz ve olduysa da geçen seneye aittir. Küresel ilişki ağımızda daha da ciddi bozulma olması ihtimali son derece zayıf, iyileşme sürecindeyiz. Bütün bu koşullarda dahi reform iradesini kaybetmedik.”