Seçim ittifakına iktidar açısından bakıyoruz ama muhalefet cephesinde de arayışlar sürüyor.
Cumhurbaşkanlığı ve milletvekili genel seçimlerine AK Parti-MHP ittifakı ile gitmeye hazırlanırken bir de bakmışsınız ki, muhalefet sürpriz yapmış.
Cumhurbaşkanlığı seçiminde muhalefetin tek aday çıkarması şimdilik en azından birinci tur için güçlü bir seçenek olarak görünmüyor. Ama milletvekili seçiminde ittifak yapmak hâlâ şansını koruyor. 2019 seçim tarihi yaklaştıkça ittifak arayışları güçlenecek. Muhalefette ittifak için nabız yoklamaları kesilmiş değil. İYİ Parti, Saadet Partisi ve Demokrat Parti ittifakı bu aşamada bir seçenek olarak masada duruyor. Yerel seçimlerde oy oranları ortaya çıkacağı için hangi partilerin barajı aşacağı hangilerinin aşamayacağı ortaya çıkacak. Yerel seçimden sonra partiler ittifak konusunda yeni bir değerlendirme yapacaklar.
SETA’dan Nebi Miş ve Hazal Duran’ın ‘seçim ittifakları’ araştırmasına göre başkanlık seçimleri ile parlamento seçimlerinin aynı zamana denk geldiği tarihlerde ittifaklar küçük partilerin sistem içinde kalabilmesi ve barajı aşabilmeleri için bir fırsat sunuyor.
Aynı incelemede 1946-1998 yılları arasında Hollanda’da 16 seçimin 6’sı, Avusturya’da ise 15 seçimin 10’u seçim ittifaklarıyla gerçekleştirilmiş. Parlamenter sistemle yönetilen 23 ülkede 1946-2002 tarihleri arasında gerçekleştirilen 346 parlamento seçimi incelendiğinde 240’ında sonuçlar ittifaka göre şekillenmiş.
Yine 2001-2011 tarihleri arasında dünya genelindeki 147 cumhurbaşkanlığı seçiminin büyük bölümünde ittifaklar sonuçlarda belirleyici olmuş.
Fransa, Meksika ve Güney Kore’de uzun yıllar cumhurbaşkanlığı seçim sonuçlarını ittifaklar belirlemiş.
SİSTEM İTTİFAKI TEŞVİK EDİYOR
Şimdi sıra Türkiye’de. Çünkü başkanlık sistemiyle siyasette yeni bir dönem başladı.
Yeni dönem, yeni siyaseti gerektiriyor.
Yeni dönem yeni siyaseti ittifaklar üzerine kuruluyor. Çünkü ittifak kuran partiler seçimlerden kazançlı çıkarken, sistem seçimlere tek başına girenlerin aleyhine işliyor.
AK Parti ve MHP tarafından hazırlanan yasa teklifi ittifak yapan partilerin seçimlerden kazançlı çıkması üzerine kurulan bir sistem. Küçük partilere de ittifak yaparak barajı aşma imkânı sunuyor. Ama işin asıl püf noktası oyların sayımında ve milletvekili sayısının belirlenmesinde olacak. İttifakın oyları bütün olarak sayılacak, ittifak yapmayan partilerin oyları ise tek tek alınacak. Eğer bir ilde AK Parti 49, MHP 10 aldıysa milletvekili sayısı 59’a göre yapılacak. Böylece sistem, milletvekili dağılımında ittifak partilerinin lehine işleyecek. Yapılan hesaplarda sadece artık oylarda ittifakın 13 milletvekili daha fazla çıkaracağını gösteriyor.
DEMOKRASİ İTTİFAKI
O nedenle CHP, ‘demokrasi ittifakını’ ortaya atarken, seçenekleri çeşitlendirmeye özen gösterdi. Daha önceleri gündemlerinde olmayan, ‘tek aday’ da bu seçeneklerden birisi.
CHP’nin teklifini 4 başlık halinde özetlemek mümkün:
1- Cumhurbaşkanlığı seçiminin birinci turunda herkes kendi adayını çıkarabilir. İkinci turda ittifak yapılabilir.
2- Birinci turda da ittifak yapılabilir.
3- Birinci ve ikinci turda da ittifak yapılabilir.
4- Cumhurbaşkanı adaylığı konusunda bir sınırlama konulmaz. Herkes kendi adayını çıkarır. Milletvekili seçiminde ittifak yapılabilir.
CHP, esnek bir model öneriyor.
2019 seçimlerine giderken Erdoğan, muhalefete birkaç tur bindirdi. 1 Kasım seçimlerine göre AK Parti’nin oyu 49 olmasına rağmen 2019’da bir sürpriz yaşamamak ve seçimlerden güçlenerek çıkmak için MHP ile ittifak kurdu.
Yerel seçimlerden sonra, partilerin oy oranları ortaya çıkınca ittifakı daha ciddi bir şekilde gündemlerine almaları bekleniyor. Bu yöndeki çabalar sürüyor. Seçim yaklaştıkça küçük partilerin Meclis’e girebilmesi, muhalefetin de güç birliği yapmak için ittifakı zorlaması sürpriz sayılmamalı.