Avrupa Birliği (AB) Genişlemeden Sorumlu Komiseri Johannes Hahn, mart ayı sonunda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile yapılacak zirveyi önemsediklerini ancak Türkiye'nin 'üyeliğe değil stratejik ortaklığa odaklanması gerektiğini' söyledi. Hahn “Üst seviyede görüşmenin yapılması iyi. Liderler görüşmesi ilişiklerin normalleşmesine katkı sunabilir. Aynı zamanda sorunlar da görmezden gelinemez. İlişkilerdeki gerginlik hem bizim için hem Türkiye için faydalı değil” dedi.
Alman Die Welt Gazetesi'ne özel röportaj veren Hahn, “Türkiye, Avrupa için çok önemli bir komşu. Genelde birlikte çok iyi çalışıyoruz. Türkiye ile AB arasındaki ticaret çok önemli. Ankara mülteci politikasında güvenilir bir ortak. Enerji alanında çok olumlu çalışmalar yapıyoruz. Türkiye AB açısından jeostratejik durumu ve büyük nüfusuyla önemli bir komşu. Farklı alanlarda yoğun ilişkilerimiz var. Başkan Macron ve birçok kimsenin önerdiği gibi Türkiye ile AB gelecek yıllarda üyelik görüşmelerinden çok stratejik ortaklığa konsantre olmalı, tam üyelik müzakerelerine değil. İyi niyetle karşılıklı ilişkileri zedelemeyen ve ulaşılacak hedeflere yoğunlaşmak daha iyi. Gümrük Birliği Anlaşması ve diğer alanlardaki ticari ilişkiler gibi” dedi.
UYGULAMADA FARKLILIKLAR VAR
Türkiye'ye yönelik eleştirilerde de bulunan Hahn, Türkiye'nin anayasal olarak bir hukuk devleti olduğunu ancak uygulamada büyük farklılıklar gösterildiğini söyledi. 'Türkiye bir hukuk devleti mi' sorusuna ise Hahn “Anayasaya göre Türkiye bir hukuk devleti. Uygulamada ise büyük farklılıklar gösteriliyor. Siyasetin hukuk üzerinde büyük etkisi var” dedi. Nisan ayında AB'nin yeni bir rapor açıklayacağını belirten Hahn “Bir raporun üzerinde çalışıyoruz. O zamana kadar önemli değişiklikler olmazsa Türkiye ile ilgili rapor eleştirisel olacaktır. Raporda özellikle hukuk devleti ile ilgili görüşler yer alacak” dedi.
TEMEL HAKLARA SAYGI
Türkiye'den temel demokratik haklara saygı beklediklerini kaydeden Hahn “Türkiye'den fikir özgürlüğü, hukukun bağımsızlığı temel hukuk devletine bağlılık bekliyoruz” dedi. Hanh, die Welt Gaztesi'nin Türkiye Temsilcisi Deniz Yücel'in serbest bırakılmasına çok sevindiğini de belirtti. Hahn, Sırbistan ve Karadağ'ın 2025 yılında AB'ye tam üye olabileceğini öngörüldüğünü ancak bunun kesinlikle o tarihte üye olacakları anlamına gelmediğini belirtti. Hahn “Sırbistan AB'ye üye olmak istiyorsa Kosova ile ilişkilerini normalleştirmesi gerekir” dedi. 2005 yılında üyelik için başvuran Makedonya ile 2014 yılında başvuru yapan Arnavutluk'un ne zaman AB'ye üye olacakları yönündeki bir soruya ise Han, iki ülkenin öncelikle kriterleri yerine getirmesi gerektiğine vurgu yaptı.(Ali Varlı/Hürriyet)