Şifreli lektronik para Bitcoin, geçen hafta başında tüm zamanların zirvesini gördükten sonra, hafta içinde sert düşüşle yüzde 25’lik bir kayıp sergiledi.
Bitcoin’i zirveye taşıyan en temel unsur; arzının sınırlı, talebinin de katlanarak artıyor olmasıydı. Dur durak bilmeyen bir astronomik fiyat artışının olması, özellikle de finansal okur yazarlığı olmayanlar ile kısa yoldan para kazanma hırsı olanların “uyuzunu” kaşıdı. Bu da Bitcoin’in dur durak bilmeyen yükselişine “yakıt” olan türeme bir talep yarattı.
Nasıl olmasın? Geçen yıl bu zamanlarda 770 dolar olan ve 25 katlık artışla geçen hafta fiyatı 20 bin dolara dayanan şifreli elektronik para Bitcoin herkesin dilindeydi. Neredeyse her karşılaştığımdan “Ne olacak bu Bitcoin?” sorusuyla karşılaştım.
İzmir’de meslek lisesi 1. sınıf öğrencisinden, yazar arkadaşlarıma, Kayseri’deki mülki idareciden Ankara’daki hastane görevlisine Bitcoin merak ediliyordu.
Geçen hafta Bitcoinin 19-20 bin dolarlık fiyat zirvesi, pazartesi 17 bin dolara dün de 12-13 bin dolara geriledi; pazartesiye göre kabaca yüzde 25’e yakın düşüş demek bu. Bu tür kısa sürede “balon” yapmış fiyatlar bir kere düşüş göstersin, genellikle bu düşüşü hızlandırmaya meyilli yeni bir durum ortaya çıkar; geçen yılki bin dolar altı fiyattan elde etme maliyeti olan spekülatif yatırımcılar, hala kazançta olduklarını düşünerek satış yapma eğilimine giriyor olmalı.
Bitcoin’in geçen yıla göre 20 kattan fazla artan bu balonunu ilk kez kısmen biraz ‘gazını alan’ gelişmelerin başında, sınırlı da olsa vadeli işlemlerin başlaması geliyor. Sadece Bitcoin değil, Ethereum ve Litecoin gibi şifreli paralar da sert değer kaybına uğradılar.
Yapılan bir hesaba göre; elektronik ortamda işlem gören şifreli paraların “piyasa değerleri” 120 milyar dolar kayba uğradı.
Vadeli işlem yapılabilmesi açığa satışı da beraberinde getiriyor. Böylece olmayan Bitcoinleri vadesinde yerine koymak üzere bugün açığa satarak düşüş yönünde de spekülatif işlem yapmanın önü açıldı. Geçen hafta, hem mali piyasalar hem de bu tür arzı sınırlı şifreli paralarda işlem deneyimi olmayanlar, durmaksızın yükselen bir varlığın fiyatının sert düşebileceğini gördüler.
Kripto paraları yakından izleyen bir uzman İş Yatırım Uluslararası Piyasalar Müdürü Şant Manukyan, Bitcoin fiyat hareketlerinde bir süredir finansal açıdan uzmanı olanın görebileceği bir çok dengesizliklerin gözlendiğini, bunların düzeltmesinin kaçınılmaz olduğunu anlatıyor.
Manukyan, giderek alım-satım platformlarına dair kaygıların arttığını “kazancımızı realize edersek paramızı alabilir miyiz?” düşüncesinin satışı biraz özendirmiş olabileceğine işaret ediyor. Şant Manukyan ayrıca, ABD’de yasalaşan vergi paketiyle şifreli paralar arası arbitrajların da vergiye tabi olmasının önünün açıldığını, bunun da satış getirmiş olabileceğini not ediyor.
Bitcoin gibi şifreli paralarda gelinen yer şurası; çok küçük miktarlarda 10 milyonlara ulaşan çok yaygın alıcıların, çok sayıda işlem yapması işlem platformlarını kilitliyor. İşlemlerde saatler süren gecikmeler, potansiyel olarak bu kadar yüksek bir kazancı koruyamama kaygısını tetikliyor olmalı.
Şuna hiç şüphe yok; izleyen günlerde Bitcoin fiyatının yeniden yükseldiği de görülebilir. Ancak Türkiye’de kamu otoritelerinin önünde bir yol ayrımı var. O da forex işlemlerinde olduğu gibi önce yol verip palazlandırma, sonra yasakçılıkla engel koymak mı? Yoksa kuralları baştan oluşturup en baştan düzenleme getirmek mi?
Aslında temel bakış açısının, yatırım aracı her ne olursa olsun o kanala yasakçılık ve ket vurma değil; kural oluşturma ve finansal okur yazarlığı ön plana çıkaran uzun vadeli bakış olması gerektiği çok açık.
Bugünün Bitcoin yatırımcılarının, teknolojiye ve sanal dünyaya meraklı, trendleri izleyen bir kesim oldukları su götürmez bir gerçek. Peki ama finansal okur yazarlık düzeyleri nasıl? Unutmamak gerekiyor ki; “teknoloji gurusu” olsalar bile, finansal piyasaların profesyonelleri ile “akbabaları ve köpekbalıkları” ile aynı platformda aynı finansal varlığın alım satımını yapıyorlar. Temel piyasa bilgisinden uzaklar.
“Bitcoin mağduru” ya da “Bitcoinzede” kavramları günlük dile girmeden harekete geçmeli.