Rakka’nın düşürülmesinden sonra şehirdeki DEAŞ'lı teröristlerin ve ailelerinin terör örgütü PKK'nın Suriye kolu olan YPG öncülüğündeki Suriye Demokratik Güçleri (SDG) ile yapılan anlaşma gereği güvenli bir biçimde tahliye edildiğine ilişkin BBC haberi bugün Pentagon’un da gündemindeydi. Hürriyet'ten Cansu ÇAmlıbel'in haberine göre, Pentagon’daki basın brifingine Bağdat’tan video konferans yoluyla canlı bağlanan ABD liderliğindeki DEAŞ'a Karşı Uluslararası Koalisyonun Sözcüsü Albay Ryan Dillon, ABD basınında fazla yer bulamayan haberin detaylarına ışık tutan açıklamalar yaptı. Söz konusu anlaşma gereği 3500 sivil ve 300 kadar potansiyel DEAŞ'lı teröristin tahliye edildiğini açıklayan Dillon, ABD’nin tahliye sürecinde bir rolü olmadığını savundu. Şu an Suriye ve Irak’taki ABD güçlerinin elinde hiçbir DEAŞ'lının olmadığını belirten Dillon, ‘Eğer tutuklu ve sorgulanan DEAŞ'lı varsa Irak hükümeti ya da SDG’nin elindedir’ dedi.
Dillon’a Pentagon brifinginde yöneltilen sorular ve yanıtları şöyleydi:
300 KADAR POTANSİYEL SAVAŞÇI ÇIKTI
- BBC haberindeki anlaşma iddiasını ve tahliye rakamlarını doğrulayabiliyor musunuz?
Bu sır değildi. Biz Rakka’nın düşürülmesinden sonra 19 ve 14 Ekim’de yaptığımız açıklamalarda Rakka Sivil Konseyi, SDG ve bölgenin aşiret büyükleriyle yapılan anlaşmadan bahsettik. Amaç Rakka’daki sivillerin daha fazla kayıp olmadan çıkartılmasıydı. Bu nedenle de bir anlaşma yapıldı. Anlaşma uyarınca Rakka’dan çıkan yetişkin erkekler güvenlik taramasına tabii tutuldular. Kendilerinden biyometrik data alındı ve sistemlerimizdeki kayıtlarla sağlaması yapıldı. Eğer bu kişilerin sistemimizde kayıtlarının olmadığı tespit edildiyse yeni kayıt yapıldı. Güvenlik taraması sırasında 4 yabancı savaşçı tespit edildi ve SDG tarafından tutuklandı. Gerisi 3500 kadar sivildi, yani aile üyeleri. 300 kadarı ise potansiyel DEAŞ savaşçısı olarak belirlendi. Bizim haberdeki rakamları teyit edecek bir bilgimiz yok, haberdeki kamyon şoförlerinin verdiği bilgileri de.
GEREKSEYDİ MÜDAHALE EDECEKTİK
- ABD’nin tahliye operasyonundaki rolü neydi?
Biz Rakka bölgesinden çıkarken otobüsleri takip ettik. Eğer DEAŞ savaşçılarının kaçması gibi bir durum söz konusu olsaydı havadan müdahale edecektik. Ancak böyle bir durum olmadı.
TAHLİYEDEN SONRA 100 DEAŞ'LI DAHA TESLİM OLDU
- Rakka operasyonuyla birlikte teslim olan DEAŞ'lı sayısı kaç? Konvoyla tahliye edilenlerden farklı bir rakam var mı?
Tahliye anlaşmasından önce ve sonra teslim olanlar oldu. Anlaşmadan önceki dönem haftada 4-5 savaşçı teslim oluyordu ki aralarında üst düzey yönetici olan emirler de tespit edildi. Bunlar ya kendileri teslim oldu ya da yakalandılar. Ancak biz bunların bir parçası değildik. Anlaşmadan ve konvoy tahliye edildikten sonra 100 DEAŞ'lı daha teslim oldu.
KOALİSYONUN ELİNDE DEAŞ'LI TUTSAK YOK
- Bu anlaşma dışında hiçbir DEAŞ'LININ Rakka’dan kaçamadığını teyit edebiliyor musunuz?
Şehirden binlerce insan tahliye edilirken kendilerini patlatanlar oldu. Dolayısıyla yüzde 100 kaç DEAŞ'lı savaşçının tespit edildiğini söyletecek durumda değilim.
- ABD güçlerinin elinde tutulan hiç DEAŞ savaşçısı var mı?
Tutuklananlar ya Irak güvenlik güçlerinin ya da SDG’nin elinde. Şu anda ABD güçlerinin gözaltında tuttuğu kimse yok.
AFRİN İDDİASINA YANIT: ‘ORTAKLARIMIZI KORURUZ’
Albay Dillon’a Türk güvenlik güçlerinin Afrin’deki YPG güçlerini hedef alan saldırılar gerçekleştirdiğine ilişkin iddialar da soruldu. Dillon, kendisinde söz konusu iddiaları doğrulayacak bir bilgi olmadığını söyledi. Ancak Dillon, teorik olarak koalisyonun sahadaki ortaklarını DEAŞ dışındaki saldırılara karşı koruma yükümlülüğü olduğunu kaydetti.
- Koalisyonun Kürtler gibi DEAŞ'a karşı operasyonlara katılmış olan yerel güçleri korumak gibi bir sorumluluğu var mı?
Evet diyebilirim. Bunu daha önce çeşitli vesilerle gösterdik ve kanıtladık. Gerekirse SDG’nin çatışı altındaki herkesi; Araplar, Kürtler, Yezidiler ve Hıristiyanları destekler ve koruruz.
- DEAŞ dışındaki odaklardan gelecek saldırılara karşı da korur musunuz?
DEAŞ ile mücadele eden tüm ortaklarımızı her kim olursa olsun koruruz.