Yazdır
Piyasalar dolar kurunda yaşanan sert atağı fiyatlarken Borsa İstanbul, güçlü seyrini devam ettirerek haftayı 107.884 seviyesinden tamamladı. Piyasalar dolardaki hareketlilikle heyecan yaşadı. Kurun 3,8421’e doğru yukarı atağı gözlerin dövize çevrilmesine yol açtı. ABD 10 yıllık faizlerindeki yükseliş, olumlu gelen ekonomik veriler, John Taylor’un FED başkanı olma ihtimalinin fiyatlanması tüm dünyada doların değer kazanmasına neden olurken Türkiye’de negatif ayrışma arttı. ABD Hazine Bakanlığı’nın bazı bankalara ceza kesmeye hazırlandığı ve Alman bankalarının Türkiye’ye yatırımlarını durdurmaya hazırlandığı yönündeki haberler moralleri bozmasına rağmen kurdaki bu yükselişi fırsat görenler satışa geçti. Doların geçen hafta piyasaların kapanmasından sonra gece yükselmesi ise dikkat çeken önemli bir ayrıntı. Gösterge tahvil faizi ise hafta boyu yüksek seyrini korudu ve yüzde 12,80 ile haftayı kapattı. Gram altının TL fiyatı haftaya başlarken152 TL idi. Son mesai günü ise 155,2 TL oldu.
Powell’ın etkisi
FED başkanlığı için John Taylor’un adı geçiyordu. Ancak ABD Başkanı Donald Trump’ın, Fed Guvernörü Jerome Powell’ı atama eğiliminde olduğu yönündeki haberler dolar/TL’de 3,80’in altının test edilmesine neden oldu. Önümüzdeki hafta gerginlik tırmandıracak bir gelişme yaşanmazsa kurda 3,75’lere doğru gevşeme yaşandığını görebiliriz. 3,80’in üzerindeki her kapanış yılın zirvesine doğru hareketi zorlayacaktır. Bu arada Türk lirası artık ucuz hale gelmiş durumda. Reel efektif döviz kuru 2003 seviyelerinde.
Yükseliş kanalında
Dolar kuru teknik olarak uzun vadede yükselen kanal içerisinde hareket ediyor. Kanalın dip seviyelerinden başlayan yükseliş hareketi düzeltmelerle devam edebilir. Kurun olması gereken seviyeler ise 3,60-3,65. Halihazırda olması gereken seviyenin üzerinde bir seyir söz konusu. Eylülde başlayan yükselen eğim dik bir trend şeklinde kendisini gösteriyor. Söz konusu trend aşağı kırılmadıkça teknik olarak kurda yeni hedeflerden bahsetmek gündeme gelecektir.
Satışlar gelebilir
Kurdaki artışta Türkiye’ye yönelik haberler de etkili oluyor. Öte yandan kurumların ödemelerinin yaklaşmış olması ve dolar pozisyonlarını kapatma isteği de kurdaki artışı destekliyor. Ayın ilk günü ödemeler nedeniyle satışların arttığı görülebilecek.
Hisselerdeki güçlü beklenti için 10 neden
1 Türkiye’de hisse senetleri gelişmekte olan ülkelere göre yüzde 38 iskontolu.
2 Şirketlerin kârlılıkları artıyor. Açıklanan ilk 80 bilançoda kârlar yüzde 30’un üzerinde arttı.
3 Küresel piyasalarda büyüme beklentileri öne çıkarken Türkiye kalitesi sorgulanmasına rağmen yüksek büyümesi ile dikkat çekmeye devam ediyor.
4 Borsadaki yabancı payı yıl içerisinde en düşük 63, en yüksek 66 seviyesini gördü. Yabancı yüzde 65,21 ile yüzde 65’in üzerindeki payını koruyor.
5 BIST 100 Endeksi 7, 20 ve 50 günlük ortalamalarının üzerinde. Haftalık teknik göstergeler satımda olmasına rağmen günlük göstergelerde alım sinyali var.
6 Kurdaki yükseliş hisseleri dolar bazında cazip hale getirdi.
7 Türkiye birçok gerilimle karşı karşıya kalmasına rağmen bunları atlattı. Dipteki ulaştırma sektörü hisseleri bile yılbaşından bu yana yüzde 90’ın üzerinde prim yaptı.
8 Kurlardaki aşırı dalgalanmalara rağmen bankalar ve özel sektör şirketleri ayakta.
9 ABD’de FED başkanının “güvercin” Powell’a dönmesi gelişmekte olan ülkelere ilgiyi artırabilir.
10 Not indirimlerine rağmen, Türkiye’ye yılbaşından bu yana 10,1 milyar dolar para girişi oldu. Küresel büyüme ortamında Türkiye cazip olmaya devam edebilir.
Bankadan sanayiye kayış
Sanayi hisselerindeki güçlü seyir borsanın destek seviyelerinde tutunmasını sağlıyor. Şirket bilançoları açıklanıyor. Cuma gününe kadar 80 şirket bilançosunu açıkladı. İlk bilançolarda sanayi şirketlerinin kâr artışı yüzde 56, bankaların kâr artışı ise yüzde 23 oldu. Para sanayi şirketlerine akarken bankalardan sanayi hisselerine geçiş yaşanıyor. Diğer taraftan ABD Hazine Bakanlığı’nın bazı bankalara ceza kesmeye hazırlandığı haberleri ile satış baskısının arttığı banka hisseleri için İsviçre merkezli yatırım bankası UBS Türkiye bankacılık raporunda bankaların döviz likiditesiyle kısa vadeli borcunun yüzde 92’sini karşılayabileceği belirtiliyor.
Yabancıların alımı 10.1 milyar dolar
Yabancılar yıl başından bu yana hisse senetlerinde 3 milyar dolar, tahvilde ise 7,1 milyar dolarlık alım yaptı. Toplamda 10 milyar 137 milyon dolarlık alım gerçekleştirdi. Yüksek faiz yabancıları çekerken gelişen ülke kurları ve carry trade yabancıların yakaladıkları fırsatları değerlendirmesini sağladı. Ancak ABD tahvil faizlerinin yükselişe geçmesi bunun sorgulanmasına neden oluyor. Yılbaşından bu yana tahvil alımlarının 7,1 milyar dolara çıkması olası bir satış ihtimalini gündeme getirmekte.
Yerliler 6 milyar dolar döviz sattı
Dolar kuru yükselirken yerli yatırımcılar satmaya devam ediyor. 20 Ekim haftasında yurtiçi yerleşiklerin bankalardaki döviz mevduatı 161 milyar 916 milyon dolara geriledi. 15 Eylül’den bu yana yurtiçi yerleşik yatırımcılar döviz satıyor. 15 Eylül’de yurtiçi yerleşik yatırımcıların döviz pozisyonu 167 milyar 807 milyon dolara kadar yükselmişti. 15 Eylül- 20 Ekim arasındaki yurtiçi yerleşiklerin döviz satışı 5 milyar 891 milyon TL oldu.
Zeynep Aktaş - Milliyet
* SAYFADA YER ALAN BİLGİLER TAVSİYE NİTELİĞİ TAŞIMAYIP YATIRIM DANIŞMANLIĞI KAPSAMINDA DEĞİLDİR. YATIRIMCI PROFİLİNİZE UYMAYABİLİR.