Yazdır
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ankara'daki Melike Hatun Camii'nin açılışında konuştu. Açılışa Bülent Arınç da katıldı. Erdoğan'ın "Özellikle burada böyle bir hanımefendinin isminin bu camimize verilmiş olması ki, isim babası da Bülent Arınç Bey'dir, teşekkür ederim" sözleri dikkat çekti. Bilindiği üzere Erdoğan ve Arınç'ın kamuoyu önünde birbirlerine çok ağır sözlerle yüklenmişti. Erdoğan, Bülent Arınç’ın “Dolmabahçe Mutabakatı’nı biliyordu” sözlerine, “Benim müsaademle yapıldığının iddia edilmesi dürüst bir hareket değildir” yanıtını vermişti. BBC'ye konuşan Arınç ise "Bu parti Tayyip’in partisi değildir" demişti.
Erdoğan'ın konuşmasından satır başları şöyle:
Sevgili Ankaralılar, çok değerli kardeşlerim, Allah'ın selamı, rahmeti, bereketi, hepimizin üzerinde olsun. Sizleri saygı ile muhabbetle selamlıyorum. Melike Hatun Camisi'nin alem-i İslam'a hayırlı olmasını diliyorum. Melike Hatun, 14. yüzyılda yaşamıştır. Kendisi de aslen Ankaralı olan Melike Hatun'un kabri Taşçılar Sokak'ta bulunmaktadır. Melike Hatun, Ankara'da birçok camii, medrese yaptırmıştır. Bu eserlerin en önemlileri Hatuniye Mescidi, bir diğer adı ile Kara Medrese'dir.
Caminin inşasına katkıda bulunan hayırseverlerimizi, mimarından mühendisine, hattatına, tüm işçi kardeşlerime bu eserin vücut bulmasında emeği geçen tüm kardeşlerime huzurunuzda şahsım milletim adına teşekkür ediyorum.
Ankara Cumhuriyet'in başkenti olmasının ötesinde, Selçuklu ve Osmanlı'nın da merkez şehirlerinden biridir. Şu anda Melike Hatun Camimizin mimirasi zannediyorum ki Türkiye'de bir ilk. 19 bin 500 metrekarelik arsa alanı, 7 bin cemaat kapasitesi, 5 katlı otoparkı ve diğer özellikleri ile her açıdan adına yaraşır bir eser oldu.
"İSİM BABASI BÜLENT ARINÇ BEYDİR"
Özellikle burada böyle bir hanımefendinin isminin bu camimize verilmiş olması ki, isim babası da Bülent Arınç Bey'dir, teşekkür ederim. Böyle bir isimle tarihimize vefa borcumuzu da bir nebze ödemiş olacağız.
Tek parti döneminde Ankara'nın kadim kimliğinden kopartılmak ve adeta camisiz hale getirilmek istendiği inkarı mümkün olmayan bir gerçektir. Ankara'da mescitleri binaların en kör noktalarına hapsetmişlerdir. Bir başkente asla yakışmayan, yer altı camileri uzun yıllar Ankara'nın kaderi olmuştur.
Burada devlet
bütçesinin bir kurulu yoktur, bu cami tüm hayırseverlerimizin verdikleri ile yapılmıştır. Onun için çok teşekkür ediyorum. Bizden teşvik onlardan da bu eserleri ihya. İnşallah rabbim ülkemizi ezansız, camilerimizi de müminsiz, cemaatsiz bırakmasın diyorum.