Ergenekon ve Balyoz savcısına üç kez ağırlaştırılmış müebbet

Fetullahçı Terör Örgütü'ne (FETÖ) iltisakı nedeniyle meslekten ihraç edilen ve "Ergenekon", "Balyoz" ve "Poyrazköy" gibi kumpas davalarına ve soruşturmalarına bakan eski İstanbul Cumhuriyet Başsavcıvekili Ercan Şafak hakkında ''anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs'', ''Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs'', ''TBMM'yi ortadan kaldırmaya teşebbüs'' ve ''silahlı terör örgütüne üye olma'' suçlarından üç kez ağırlaştırılmış müebbet ve 15 yıla kadar hapis istemiyle iddianame hazırlandı.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu'nca, FETÖ'ye iltisakı nedeniyle meslekten ihraç edilen hakim ve savcılara yönelik soruşturma kapsamında, eski İstanbul Cumhuriyet Başsavcıvekili Ercan Şafak hakkında iddianame düzenlendi.

İstanbul Ağır Ceza Mahkemesine gönderilen 102 sayfalık iddianamede, şüpheli Şafak'ın, FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişiminin ardından meslekten ihraç edildiği ve tutuklandığı belirtilerek, daha önce görev yaptığı bölgeler sıralandı.

Şüpheli Şafak hakkında Hakim Savcı Şikayet Bürosu'na gelen şikayetlere yer verilen iddianamede, söz konusu şikayetlerde şüphelinin, FETÖ üyesi olduğu, Üzeyir Garih cinayetine ilişkin yargılama sonucunda verilen karar hukuka aykırı olduğundan bahisle etkin soruşturma yapmadığı, FETÖ/PDY'nin kumpas davalarından "Ergenekon"un soruşturma ve kovuşturma aşamasında görev alarak haksız şekilde müştekiler aleyhine karar verdiği bilgileri yer aldı. İddianamede, Şafak'a ayrıca "Poyrazköy" ve "Balyoz" gibi davalarda sanıklara yasal haklarını vermemek, sahte belgeleri delil olarak kabul etmek, evvelce mevcut olmayan delilleri ortaya çıkarmak, gerçek delilleri gizlemek ve gerçek failleri serbest bırakmak suretiyle bilerek ve isteyerek teröristlere ve vatan hainlerine yardım ettiği, iftira attığı, sahte deliller oluşturduğu suçlamalarının yöneltildiği belirtildi.

Söz konusu dava ve soruşturmalar sırasında Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarının tasfiye edilmesine yardımcı olduğu, görevini kötüye kullandığı, ölüme sebebiyet verdiği, masumiyet karinesini ihlal ettiği ve vatana ihanet ettiği iddiaları üzerine şüpheli Şafak hakkında inceleme ve soruşturma izni verildiği kaydedilen iddianamede, şüpheli hakkında ayrıca Levent Bektaş'ın ev ve iş yerlerindeki aramada Ceza Muhakemesi Kanunu'nun (CMK) 134. maddesindeki hükümlere riayet edilmeksizin (kopya çıkarılmaması) bilgisayar kütükleri ile dijital veri depolama araçlarına el konulması üzerine ''Kafes Operasyonu Eylem Planı'' belgesinin bulunduğu iddia edilen CD1 ve DVD3 adlı deliller üzerinde yapılan incelemelerin şaibeli hale gelmesine neden olduğu iddialarından dolayı hakkında inceleme ve soruşturmaların yürütüldüğü anımsatıldı.

İddianamede, Ercan Şafak'ın ifadesinde hakkındaki suçlamaları kabul etmediği aktarıldı.

ByLockçu eski HYSK üyesinin şerhi

FETÖ'den hakkında dava açılan iki meslektaşının, şüpheli Şafak'ın "cemaatçi" olduğunu söyledikleri aktarılan iddianamede, müşteki olarak ifadesi alınan Ercan Kayapınar'ın da Şafak'ın "FETÖ'cü" olduğunu beyan ettiği kaydedildi.

Şüpheli Şafak'ın İstanbul Cumhuriyet Başsavcıvekilliği'nden Küçükçekmece Cumhuriyet Savcılığı'na atanmasına ilişkin kararda, ByLock kullancısı olduğu belirlenen ve daha sonra meslekten ihraç edilen eski Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) üyesi Teoman Gökçe'nin muhalefet şerhi koyduğu vurgulanan iddianamede, şüphelinin ikametinde arama neticesinde ele geçirilen dijital materyallerin incelemesinin henüz tamamlanmadığı belirtildi.

İddianamede, FETÖ'nün, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin tüm anayasal kurumlarını ele geçirmek olan nihai hedefine ulaşabilecek gücü elde ettiğine inandığında eylemlerini artırdığı vurgulanarak, hedefe ulaşmak için son süreçte mülkiye, emniyet, yargı ve diğer stratejik öneme sahip kamu kurumlarını ele geçirmek için engel olacağı düşünülen bürokrat ve personellerin sistem dışına çıkarılması sağlanarak örgüt elemanlarının bu makamlara getirildiği anlatıldı. İddianamede, bu bağlamda şüphelinin de İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'ndaki görevi sırasında kapatılan Terörle Mücadele Kanunu'nun 10. maddesiyle yetkili savcılık gibi stratejik öneme sahip göreve getirildiği kaydedildi.

"Kumpas davalarında örgüt talimatı ile hareket ettiği..."

İddianamede, şüphelinin, örgüt için en mahrem kabul edilen özel yetkili mahkemelere savcı olarak yerleştirildiği ifade edilerek, şüphelinin, kamuoyunda "Ergenekon", "Balyoz", "Poyrazköy" olarak bilinen, sahte ihbar ve delillerle gerçeğe aykırı dijital veriler kullanılarak yapılan soruşturma ve kovuşturmalarla Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarına karşı ortak bir merkezde hazırlanan kumpasın hayata geçirilmesi için kendisiyle aynı illegal yapıya mensup kolluk görevlileriyle hareket etmek suretiyle Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin caydırıcılığının zafiyete uğramasına neden olduğu belirtildi.

Söz konusu bu soruşturmalarda özel yetkili Cumhuriyet savcısı olarak görev yapan şüpheli Ercan Şafak'ın, örgüt elebaşı Fetullah Gülen'in talimatları doğrultusunda ve tam bir itaatle "yargının kararı" veya "takdiri" kılıfı altında örgütsel amaç doğrultusunda hareket ettiği kaydedilen iddianamede, şüphelinin soruşturma dosyalarında çok sayıda hukuksuzluğa imza attığı, birçok kişinin mağduriyetine sebebiyet verdiği anlatıldı.

İddianamede şüpheli Şafak'ın, "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs'', ''Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs'', ''TBMM'yi ortadan kaldırmaya teşebbüs'' ve ''silahlı terör örgütüne üye olma'' suçlarından üç kez ağırlaştırılmış müebbet ve 15 yıla kadar hapisle cezalandırılması istendi.