Yazdır

OVP için güvence sıcak para mı

Tarih: 30 Eylül 2017 - 04:05

Hürriyet yazarı Uğur Gürses, hafta içinde açıklanan Orta Vadeli Program ile ilgili eleştirilerini bugünkü yazısında da sürdürdü. İşte Gürses'in o yazısı:

Ekonomide hane halkı ve şirketlerin uzun vadeli bakabilmesi için, kamu politikasını yönetenler ‘uzun farla’ ileriye ışık tutar. Her yıl açıklanan Orta Vadeli Program’ın (OVP) işlevi budur.
Hafta içinde açıklanan Orta Vadeli Program’ın (OVP) özü, “vatandaş ve şirketler (özel kesim) tasarruflarını artıracak, yatırım yapacak ve ekonomi üç yıl kesintisiz biçimde yüzde 5.5 büyüyecek” temennisidir.

İzleyen 3 yıl boyunca kesintisiz yüzde 5.5’luk büyümeye, düşen bir enflasyon, enflasyondan düşük bir kur artış tablosu fazlasıyla ‘pembe’ kalıyor. Özel kesimi esaslı bir döviz borçlusu olan, bir döviz kuru atağında en az yüzde 15-20’lik bir kur artışı olan ülkede, üç yılın tamamında enflasyonun da altına yüzde 13 kur artışı varsayımı baştan sakatlıyor varsayım setini. Herhalde ağırlıkla ‘sıcak para’ olarak adlandırılan portföy yatırımlarının her yıl bolca akacağı varsayımı olmalı; bu küresel koşullarda saf bir hayal.

OVP’deki makro tahminler bize şunu anlatıyor; Ankara’da potansiyel olarak “OVP’de görece orta üzeri yüksek bir büyüme çizelim” hedefine, belli ki “yüzde 4-4.5 sağlarız da üstüne ilave bir varsayım daha koymamız lazım” denilmiş. Peki nasıl olacak? Büyüme ivmesi olmayan özel yatırım iştahını dirilten bir varsayım konulmasıyla.

Özel tasarruflar artacak, kamu tasarrufları azalacak; özel kesim, 2018’den itibaren yüzde 6’lık bir ivme ile dozu giderek artan biçimde yatırım yapacak. 3 yıl boyunca kesintisiz yüzde 5.5’luk büyüme varsayımında; hane halkı ağırlığına dayanan tüketimde yüzde 4 ve yüzde 4.6’lık bir büyüme varsayımlarına ilave olarak, 2020’ye uzanan bir vadede yüksek büyüme öngörülen özel kesim yatırımları yer alıyor. OHAL koşullarında yüzde 6’lık özel yatırım büyümesi hayal.

OVP’de, özel tüketimin 2017’deki yüzde 4.6’dan 2018’de yüzde 4’e düşeceği, ama özel yatırımların yüzde 4.8’den, yüzde 6’ya çıkacağı varsayılıyor. Özellikle 2018’de getirilen vergi artışlarıyla orta sınıfın harcanabilir gelirine etkisi dikkate alınmış olmalı ki; özel tüketimin 2018’de yüzde 4’lük büyümeye düşeceği öngörülmüş. İşte burası tutarlı.

Kamu tasarruflarının artmak bir tarafa, azalacağı sayısal olarak OVP’de yer alıyor. Herhalde ‘talihsizlik’, azalan kamu tasarruflarının orta kesime ilave vergi ödeterek finanse edilecek olmasında. Zira, eski Başbakan Davutoğlu döneminde reform diye sunulan metinlerde “Kamuda taşıt envanteri çıkarılacak ve Taşıt Kanunu yenilenecek” sözü vardı. Ne yazık ki bu envanteri çıkarıp verimlilikle işletmek yerine, geldiğimiz yer; taşıt alımına devam edilip faturasının da taşıtı olan özel kesime, yurttaşlara MTV ile çıkarılması oldu.

OVP’den yer alan bir veri de, “altın hariç cari açık” oranı. Buna göre hesaplandığında, cari denge içinde 2017’de ‘altın ihracatının’ etkisinin 7.9 milyar dolar olacağını, 2018 ve devamında bunun artık 1 milyar doların altına ineceği tahmini yer alıyor. Bu tahmin de, 2017’de tonlarca külçe altının Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ile Türkiye arasında neden gelip gittiğinin OVP’yi hazırlayan ekipçe bilindiğini söylüyor. Yılın 8 aylık döneminde 8.5 milyar dolarlık altın ithalatı yapıp, 12 milyar dolarlık altın ihracatı yapıldığı, büyük bölümünün külçe altın olduğu ve bunun da yarısının BAE ile olduğunu anımsatalım.

Site adresi: https://www.finansingundemi.com/haber/ovp-icin-guvence-sicak-para-mi/1234827