Kuzey Irak'ta 25 Eylül'de yapılacak bağımsızlık referandumunda son viraja girilirken, referandumun ertelenmesi ya da iptal edilmesi için Bağdat, Türkiye ve İran ile uluslararası toplumun talepleri Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi Başkanı Mesut Barzani başkanlığında toplanan Yüksek Referandum Kurulu'nda ele alındı.
Toplantıda referandumun 25 Eylül'de yapılması konusunda nihai karara varıldı. Kerkük'ün de içinde yer aldığı tartışmalı bölgelerin de referanduma dahil edilmesi gerginliği arttırdı. Irak yönetimi ile Kürt yönetimi, olası çatışma riskine karşılık Kerkük'e askeri yığınak yapmaya başladı.
Irak Başbakanı Haydar el İbadi'nin, Bölgesel Kürt Yönetimi'ni bağımsızlık referandumu öncesinde sert şekilde uyarıp, "Askeri müdahale" seçeneğini öne sürmesi, Türkiye'den de bu uyarıya destek niteliğinde açıklamalar yapılması sonrası gözler Kürt yönetiminin alacağı karara çevrilmişti. Barzani başkanlığında dün toplanan Kürdistan Bölgesi Yüksek referandum Kurulu, Irak, Türkiye, İran ve uluslararası toplumun referandumun ertelenmesi ya da iptal edilmesi talebini masaya yatırarak kapsamlı görüştü.
Karar: "Sandığa gidilecek"
Yaklaşık üç saat süren toplantıda, Referandum Yüksek Konseyi son sözünü söyledi. Referandumun ertelenmeyeceğini belirten Konsey, 25 Eylül'de sandığa gidileceği kararını verdi.
"Tehdit olmayacak"
Barzani, kurmaya çalıştıkları Kürdistan devletinin, komşular için tehdit olmayacağını açıklarken, Bağdat'ın, Kerkük'e yönelik müdahalesine karşılık verileceği , Peşmergenin kenti kanı pahasına savunacağını belirtildi. Kürt medyasına açıklama yapan Soran ilçesi Peşmerge Komutanı Zirar Pîrsiweyî, Kürt yönetiminin Kerkük bölgesine Peşmerge kuvveti sevk etmesini, "IŞİD, Kerkük ve bölgeye saldırdığı zaman Irak ordusu yenilerek bölgeden kaçtı. Peşmerge ise kahramanlığını ortaya koydu ve kanıyla o bölgeleri kurtardı. Bundan sonra kanıyla da savunmaya devam edecek” sözleri ile değerlendirdi. Kerkük'e yönelik Haşdi Şabi tehlikesinin giderek arttığına dikkat çeken Pîrsiweyî, Peşmerge’nin her türlü saldırıyı bertaraf etmeye hazır olduğunu belirtti.
Kerkük'te eller tetikte
Irak merkezi yönetimi ile Kürt yöntimi arasında karşılıklı sert açıklamalar yapılırken Kerkük bölgesinde de Haşdi Şabi ve Peşmerge arasında lokal gerginlikler yaşanıyor. Bölgede iki askeri güç tarafından bir yandan IŞİD'e yönelik operasyonlar yapılırken diğer taraftan referandum gerilimi nedeniyle mevziler takviye ediliyor. Kürt yönetiminin, referanduma Kerkük'ü de dahil etmesi üzerine son bir hafta içerisinde Irak ordusu, Haşdi Şabi desteğinde Kerkük'e ağır silah eşliğinde güç kaydırdı. Buna paralel olarak Kürt yönetimi de ağır silah eşliğinde Erbil, Dohuk ve Süleymaniye'den özel eğitimli Peşmerge birliklerini Kerkük'e sevk etti. Peşmerge güçleri hem referandum güvenliği hem de olası Haşdi Şabi saldırısına karşılık vermek için önceden belirlenen önemli noktalara konuşlandı.
Haşdi Şabi'ye gözaltı
Kerkük'ün güneyinde mevzilenen Peşmerge güçleri, bölgede faaliyet gösteren 8 Haşdi Şabi askerini yakalayarak alıkoydu. Kürt haber kaynakları, Dakuk bölgesindeki 70. Peşmerge Birliği'nin, kent merkezine silah sokmaya çalışan Haşdi Şabi üyelerini gözaltına aldığını ve cephaneliklerine el koyduğunu bildirdi.
Referandumun resmi logosu
Kürdistan Yüksek Seçim ve Referandum Komisyonu, 25 Eylül’de yapılması beklenen bağımsızlık referandumuna yönelik komisyonların çalışma yaptığını ve hazırlıkların büyük oranda tamamlandığını açıkladı. Tartışmalı bölgeler içinde yer alan Kerkük, Musul'un bir bölümü ve Hanekin’de de Kürtlerin referandumda oy kullanmalarını sağlamak için bürolar açıldı. Referandum için bölgede 46 bin sandık kurulacak. Bu kapsamda belirlenen merkezlere konulacak sandıklar, mürekkep ve kullanılacak oy pusulası da hazırlandı. Hassas malzemelerle birlikte oy kabinleri de seçim merkezlerine ulaştırılırken 122 bin memurun referandum için görev alacağı açıklandı.
Yüksek Seçim ve Referandum Komitesi, referandum propagandasının resmi logosunu da onayladı. Kurum tarafından yapılan açıklamada, "Söz konusu logo ‘Evet’ oyu için kullanılacaktır. Tüm basın kurumları, tüm siyasi partiler ve propagandaya katılan ilgili tarafların seçilen logoyu kullanmalarını arz ederiz" denildi. Logonun "Evet" bölümünde, Irak'taki Kürt bölgeleri ve tartışmalı bölgelerin haritası basılı bulunuyor. Haritalı logoda "Kürdistan bayrağı"na rengini veren sarı, yeşil ve kırmızı renkler bulunuyor.
Suudi Arabistan, arabulucu olmak istiyor
Referanduma yönelik tepki ve tartışmalar devam ederken Suudi Arabistan Krallığı Körfez İşlerinden Sorumlu Devlet Bakanı Samir Sehban, Erbil'de Barzani ile bir görüşme gerçekleştirdi. Barzani, Suudi Arabistan Krallığı ile Kürdistan bölgesi arasındaki tarihi bağın önemine vurgu yaparken, "Kürdistan hiçbir zaman diyalog ve müzakere yolundan sapmadı" diye konuştu. Sehban ise konuşmasında, Suudi Arabistan'ın, Kürdistan bölgesine özel önem verdiğini belirterek, ülkesinin Erbil ile Bağdat arasındaki sorunların çözümü için diyalog zemininin oluşturulmasında arabuluculuk yapmaya hazır olduğunu söyledi.
"Barzani hangi garantiyi istiyor?"
Irak Kanun Devleti Koalisyonu yöneticilerinden Muvaffak El Rubai ise Barzani'ye, konfederalizmi ya da ayrılmak için Bağdat'la 10 yıllık planı görüşmesi önerisinde bulundu. Rudaw TV'ye konuşan Rubai, “Barzani nasıl bir garanti istiyorsa parlamentoya getirilsin, öneriler sunulsun. Uluslararası taraflar da konuya müdahil olur" dedi. Irak Parlamentosu'nun Kürt yönetimini baskı altına almaya yönelik kararlarını hatırlatan Rubai, "Referandum kararının iptali, Kerkük Valisinin görevden azli ve şimdi de cumhurbaşkanının görevden alınmak istenmesi, Kürdistan Bölgesi Başkanı'nın fikirilerini değiştirmesi için kendisine baskı yapmak amacıyla uygulanan yumuşak bir güçtür" dedi.
İran'dan gözdağı
25 Eylül'de yapılması beklenen bağımsızlık referandumunun iptali için Kürt yönetimine gözdağı veren İran'ın Ulusal Güvenlik Yüksek Konseyi Genel Sekreteri Ali Şemhani, sadece birleşik ve Federal Irak hükümetini resmi olarak tanıdıklarını, Kürdistan Bölgesi’nin Irak’tan ayrılması durumunda Erbil’le olan bütün anlaşmarı iptal edeceklerini söyledi. Şemhani, sınır kapılarıyla ilgili anlaşmalara da dikkat çekerek, "Kürdistan Bölgesi Irak’tan ayrılırsa bütün sınır kapıları ve yollar kapatılacaktır" diye konuştu.
"Bağdat'ın kararını tanımıyorum"
Başbakan Haydar İbadi’nin onayı ile Irak Parlamentosu tarafından görevden azledilen Kerkük'ün Kürt Valisi Necmeddin Kerim, Başbakan'ın böyle bir yetkisinin olmadığını belirterek, buna uymayacağını açıkladı. Bağdat’ın kente askeri hakim atama girişimini, “Baas rüyası” olarak niteleyen Kerim, şöyle konuştu:
"Kerkük’te 6 yıldır görev yapıyorum ve bugüne kadar kimse şikayetçi olmadı. Referandum kararı verdiğimiz için böyle bir karar aldılar. Irak Başbakanı ve Irak Parlamentosu'nun verdiği karar tamamiyle siyasi bir karardır. Bu karara uymayacağız. Referandum kararının alındığı Kerkük İl Meclisi toplantısına Kerkük’teki tüm oluşumların temsilcileri katıldı ve kararı birlikte onayladık. Irak Parlamentosu’nda 370 parlamenter bulunuyor ve bu karar yalnızca 120 kişi tarafından onaylandı. Bu karar ne yasal ne de meşrudur. Bu yüzden tanımıyoruz. Bazı Türkmen siyasiler sanki Kerkük kan gölüne dönmüş gibi konuşuyorlar. Öyle bir şey yok. Türkmen kardeşlerimizin herhangi bir sıkıntısı yok. Kerkük’teki tüm işler Türkmen ve Kürtler tarafından ortaklaşa yapılıyor. Bu tür söylemlere itibar etmeyin."