Yazdır
FINANSGUNDEM.COM – ÖZEL HABER
AB ekonomisini Türkiye’de en iyi okuyan isimlerden, Finans Gündem’deki ses getiren yazı ve analizleriyle büyük bir takipçi kazanan Ayça Karaca, bu kez de dev bir esere yazdığı bölümle imzasını attı. “The Single European Market and Trade Policy” (Tek Avrupa Pazarı ve Ticaret Politikası), içeriği ve yazarlarıyla şimdiden finans dünyasında best seller olmaya aday bir kitap. Olaylara tek bir pencereden değil ‘global gözlük’le bakan Karaca, önemli bir rehber niteliğindeki eserde, ABD, AB, birliğin yaşadığı kriz, Brexit, göç dalgası, Türkiye ekseninde kritik bir konuyu kaleme aldı. Adı da, Transatlantik Ticaret ve Yatırım Ortaklığı..
İşte Ayça Karaca’nın imzasını attığı bölümün haber özeti…
“The Single European Market and Trade Policy” (Tek Avrupa Pazarı ve Ticaret Politikası) adlı kitap Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Jean Monnet Kürsüsü Başkanı Prof. Angelo Santagostino editörlüğünde dünyanın en önde gelen üniversitelerinden Cambridge Üniversitesi tarafından Eylül 2017’de basıldı. Kitapta Finans Gündem’de de yazan Ayça Karaca “Transatlantic Trade and Investment Partnership-Transatlantik Ticaret ve Yatırım Ortaklığı” (TTIP) başlıklı bölümü kaleme aldı .
Ayça Karaca’nın yazdığı bu bölümde verilen bilgilere göre göre mal ve hizmet ticaretinde birbirlerinin en büyük ticari partneri olan AB ve ABD arasındaki ekonomik ilişkinin değeri küresel Gayri Safi Yurt İçi Hasıla’nın (GSYİH) yaklaşık %50’sinden fazlasına karşılık geliyor. İki büyük gücün ekonomik toplam büyüklüğü ise 2014 itibariyle küresel GSYİH’nın %46’sını oluşturuyor. Ticaret hacminin yanı sıra bilgi transferinin ve ekonomik gelişmenin de paralel bir seyir izlediği bu iki küresel güç arasındaki yoğun ilişki TTIP’nin önerilmesine yol açtı. ABD ve Avrupa arasındaki ticari ve yatırım ilişkilerini en üst seviyeye çıkarmayı amaçlayan TTIP müzakereleri Başkan Obama’nın girişimiyle Temmuz 2013’te resmen başladı.
Bu kapsamda bölümde TTIP’nin doğuşuna yol açan iki büyük ekonomik güç arasındaki ekonomik ilişkilerin tarihsel gelişim süreci ele alınıyor. Ayrıca ABD-AB arasındaki ticaret hacminin, yatırımların ve hizmetler sektörünün büyüklüğü de inceleniyor.
POZİTİF ETKİLER İNCELENİYOR
TTIP iki büyük ekonomik güç arasında kapsamlı bir serbest ticaret anlaşması imzalanması aracılığıyla ticaretin ve yatırımların liberalizasyonunu hedefliyor. ABD ve AB arasında yatırım ve ticaret alanında engel oluşturan regülatif bariyerlerin zaman içerisinde karşılıklı olarak kaldırılması yoluyla daha fazla istihdam ve sürdürülebilir büyümenin yaratılmasının amaçlandığı da bu bölümde belirtiliyor. İki ekonomi arasında gümrük vergilerinin zaman içerisinde kademeli olarak sıfırlanması ve gümrük dışı engellerin (farklı standartlar ve sertifikasyon düzenlemeleri, gümrüklerdeki bürokrasi vs) azaltılması da vurgulanan hedefler arasında yer alıyor. Bu çerçevede, TTIP’nin uygulamaya konulması halinde iki gücün ticaret hacminde ve ekonomik büyümesinde yaratması beklenen pozitif etkiler de tablo ve grafikler aracılığıyla inceleniyor.
Ancak TTIP’nin tıpkı diğer serbest ticaret anlaşmaları gibi üçüncü taraflar için ticareti saptırıcı yönde potansiyel olumsuz etkileri bulunabileceği de öngörülüyor. Ekonomisi ABD’den ve AB ülkelerinden yapılan ihracata bağlı ülkelerin bu anlaşmadan daha fazla etkilenmesi bekleniyor. Türkiye 2016 yılı itibariyle AB’nin beşinci büyük ticari partneri konumunda olduğu için TTIP ülkemizin ekonomik çıkarları için hayati bir önem arz ediyor. AB ile olan Gümrük Birliği (GB) gereğince Türkiye, TTIP imzalandığı takdirde ABD üreticilerinin mallarına pazarını açmak durumunda kalırken, ABD pazarında AB ülkelerinin yaşayacağı serbest rekabet imkanlarından faydalanamıyor.
Bu çerçevede, TTIP’nin yaratabileceği rekabeti engelleyici bu eşitsizliği düzeltmek için Türk tarafı, AB’nin imzaladığı diğer serbest ticaret anlaşmalarının ardından olduğu gibi ABD nezdinde de bir serbest ticaret anlaşması girişiminde bulundu. Türkiye’nin TTIP’nin imzalanması durumunda GB Anlaşması dolayısıyla maruz kalabileceği olası negatif etkiler de bu bölümde detaylı olarak ele alınıyor.
GÖRÜŞMELERİN GELECEĞİ ANALİZ MASASINDA
Bu kapsamda, ayrıca TTIP müzakerelerinin başlıca gündem maddeleri ile bu süreçte her iki tarafın kamuoyunda ortaya çıkan tepkiler de kitapta değerlendiriliyor. İngiltere’nin AB’den çekilme kararının (Brexit) TTIP için yaratacağı etki -California’nın ABD’den ayrılması ile bir tutuluyor- ve ABD Başkanlığına Donald Trump’ın seçilmesi sonrası duraklayan görüşmelerin geleceğine ilişkin analizler de bu bölümde kapsamlı bir şekilde yer alıyor.
“The Single Euroepan Market and Trade Policy” kitabında ayrıca Avrupa Tek Pazarının ve ticaret politikasının kıtanın en önemli ekonomik başarısını oluşturduğu ve küreselleşmenin arttığı dönemde bunun çok değerli bir kazanım olduğu vurgusunda bulunuluyor. Tek Pazar ve izlenen ortak ticaret politikasının büyümenin motoru olduğu ayrıca ekonomileri daha rekabetçi hale getirdiği vurgulanıyor. Bu iki temel politikanın kişilerin, malların ve hizmetlerin üye ülkeler arasında ve dünyada serbest dolaşımına imkan vermesiyle vatandaşlar, işçiler, iş adamları ve tüketiciler için istihdam ve büyüme yaratarak yeni fırsatlar doğurduğunun altı çiziliyor. Kitapta yer alan çeşitli bölümlerle Avrupa entegrasyonunun bu iki temel sacayağı farklı boyutlarıyla kapsamlı olarak inceleniyor.
Bu kapsamda, kitapta Tek Pazarın Avrupa’nın Ekonomik Gelişimine Katkısı, AB’de Sanayinin Coğrafik Yoğunlaşmasının Belirleyici Etkenleri, Hizmetler Sektöründe Tek Pazarın Gerçekleştirilmesi, AB’de Turizm Politikası, Kişilerin ve İşgücünün Serbest Dolaşımı, Avrupa Tek Pazarında Network Sanayileri ve AB Türkiye İlişkilerinde Son Durum gibi önemli konu başlıkları ele alınıyor.
BÜYÜMEYİ CANLANDIRACAK EN VERİMLİ YOL
Bu çerçevede, daha etkin işleyen bir Tek Pazar ticaret politikasının da serbestleşmesine neden oluyor ve ekonomik büyümenin motoru haline geliyor. Küresel kriz sonrası ekonomik büyümenin yavaşladığı ve işsizliğin arttığı Avrupa’da bu iki temel politikanın daha etkin bir halde uygulanması büyümeyi canlandırmak için en verimli yol olarak görülüyor. Ancak ABD’de ve AB’de korumacı ve içe dönük ekonomik politikalar büyümeyi ve istihdamı arttırmak için giderek daha fazla kişi tarafından reçete olarak öne sürülürken iki ekonomik güç arasında entegrasyonu arttırmayı hedefleyen TTIP’ye muhalefet artıyor. Genişleme sürecinin yavaşladığı, İngiltere ile Brexit müzakerelerinin uzlaşmaya varmaktan oldukça uzak göründüğü, Birliğin çözülmesini öneren aşırı sağ muhalefetin güç kazandığı ve Ortadoğu’dan gelen göç dalgasının önlenmekte zorlandığı bu ortamda entegrasyonu ve ekonomik gelişmeyi arttırıcı ortak ticaret politikası Birliğin çıkış noktası olarak görülüyor. “The Single European Market and Trade Policy” kitabı da Birliğin sahip olduğu bu en önemli iki değerin daha iyi anlaşılması ve tüm boyutlarıyla kavranması için önemli bir rehber olarak karşımıza çıkıyor.
*Kitaba ilişkin daha ayrıntılı bilgiyi ve satın alma olanağını aşağıdaki linkte bulabilirsiniz
http://www.cambridgescholars.com/the-single-european-market-and-trade-policy