10 günlük idari tatilin ardından birçok çalışan tatile çıktı. Ancak bazı çalışanlar bayramda bile çalışacak. Milliyet'ten Cem Kılıç bügünkü yazısında bayramda çalışacak işçilerin alacağı ücretleri kaleme aldı. İşte Cem Kılıç'ın o yazısı:
30 Ağustos Zafer Bayramı ile Kurban Bayramı aynı tarihlere rastlayınca 10 günlük izin süresi söz konusu oldu. Bu uzun tatil için vatandaşlar programlarını yaptılar. Birçok vatandaş bayramda şehir dışında olacak, tatil yapacak, bir bölüm insanımız da aile ziyaretleri ve dinlenmeyle iki bayramı geçirecek, iş ortamından uzaklaşmış olacaklar. Ancak herkes bu kadar şanslı değil, bir kısım insanımız ise bayram günlerinde bile çalışacak.
Bayramlarda yapılan çalışmalar için İş Kanunu önemli düzenlemeler getirmiştir. Bayram günlerinde çalışanlara arife günü ve bayramdaki çalışmalarının ücreti zamlı olarak ödenecektir. Ayrıca işveren, “Bayram sonrasında izin kullanabilirsin” dese bile, bayramda yapılan çalışma zamlı olacaktır. Yani, sonradan verilecek izin herhangi bir anlam ifade etmemektedir. Bayramda çalışana ücreti zamlı ödenir, işveren isterse daha sonra o çalışmanın karşılığı olarak ayrıca izin verebilir. Bu işverenin yetkisinde olan bir şeydir.
İki kat zamlı ödenir
Bayramda çalışan işçilere verilecek ücret normal zamanda elde ettikleri ücretin iki katı tutarındadır. Bu zamlı ücret 30 Ağustos, bayramın dört günü ve yine arife günü öğleden sonrası için de ayrı ayrı hesap edilecek ve ödenecek. Aylık sistemiyle çalışan bir kişi için toplam brüt ücreti 30 güne bölünerek bir günlük ücret tutarı hesap edilecek, ortaya çıkan rakamın iki katı alınarak bayram çalışmasının ücreti ödenmiş olacaktır. Ayrıca bayramda çalışan işçinin eğer bu çalıştığı süreler fazla mesai de oluyorsa, bu sefer bayram sebebiyle iki katı tutarında ücreti değil günlük ücreti en az yüzde 50 oranında arttırılarak günlük ücretinin iki buçuk katı tutarında ödenmelidir. İşveren çalışanın ücretini bayrama ait fazla mesai ücretini dikkate almadan, bayram öncesinde çalışanı için ödediği ücreti esas alarak hesaplarsa, herhangi bir denetim veya çalışanın şikâyeti üzerine idari para cezası ödemek zorunda kalır.
Bu sene olduğu gibi bayram tatilinin hafta sonuna denk geldiği durumlarda, hafta tatili ücretiyle bayram tatili için ayrı ayrı ücret ödenip ödenmeyeceği sorusu akla gelebilir. Bu gibi durumlarda işverenler hafta tatili için ayrı, bayram tatili için ayrı olarak ücret ödemek zorunda değiller. Hafta sonu iki gün tatil yapılan işler için de sonuç değişmiyor, cumartesi için de ek bir ödeme yapılmıyor. Buna göre, bayram hafta sonuna denk geldiğinde her gün için çalışılmazsa sadece bir günlük çalışılırsa da yapılan çalışmanın fazla mesai olup olmamasına göre iki ya da iki buçuk günlük ücret ödenmesi gerekiyor.
Bayramda çalışmak istemeyen...
Kural olarak, bayram ve genel tatil günlerinde çalışmak istemeyen işçiler işverenleri tarafından çalışmaya zorlanamazlar. Çalışmaya zorlanan işçiler bu durumu şikâyet konusu yapar, hatta iş mahkemesine taşırlarsa işyerinden haklı sebeple, kendi istekleriyle ayrılıp tazminatlarını alabilirler. Ancak tam tersi durumda, eğer çalışanın hizmet sözleşmesinde veya toplu iş sözleşmesinde bayramlarda çalışmaya izin veren bir hüküm varsa, bu sefer bayram günü de gelip, işverenin talimatıyla çalışmak zorunda kalırlar. Hatta bayram günü çalışmıyorum deyip işe gelmemeleri durumunda üst üste iki gün işe devamsızlık yaparlarsa, işveren kıdem tazminatı ödemeden çalışanı işten çıkarır. Bu nedenle çalışanların imzaladıkları iş sözleşmelerinin çok büyük önemi bulunmaktadır. Çoğu zaman okumadan imzalanan sözleşmeler sonradan işten çıkarılmayı kolaylaştıran belgeler haline gelebilir.
Çocuklar, gençler bayramda çalışmaz
İş Kanunu’nun çalışan çocuk ve gençleri koruyucu hükümlerinden biri, bayramda her ne ad altında olursa olsun çalıştırılmamalarıdır. Ülkemizde çok sayıda çocuk ve genç çok düşük ücretlerle çalıştırılıyor. Bir de bayram günlerinde onların emeğinden istifade etmek tamamen kuralsız ve emek sömürüsünü anlatan bir durum. Ne var ki kanunlarımız en azından bayram ve genel tatil günlerinde çalıştırılmalarını yasaklıyor.
Genel olarak, 14 yaşını tamamlamış, ilköğretimi bitirmiş ancak 15 yaşını doldurmamış çalışanlar “çocuk işçi” olarak tanımlanmaktadır. 15 yaşını tamamlamış, 18 yaşını bitirmemiş olanlar da “genç işçi” olarak kabul edilmektedirler. İşte bu çocuk ve gençler bayramda çalıştırılmayacak ancak çalışmasalar bile ücretleri işverenlerince tam olarak ödenecektir.
Yurtdışına çıkanlar ve sağlık hizmeti...
Türkiye’nin birçok ülkeyle sosyal güvenlik sözleşmesi bulunuyor. Bu ülkelerden 15’iyle imzalanan sözleşmede sağlık hizmetleri de kapsam altına alınmış durumda. Buna göre, Almanya, Hollanda, Belçika, Avusturya, Fransa, KKTC, Makedonya, Azerbaycan, Romanya, Bosna Hersek, Çek Cumhuriyeti, Arnavutluk, Lüksemburg, Hırvatistan ve Sırbistan sözleşmelerinde sağlık hizmetleri kapsamda. Ancak Azerbaycan ve Arnavutluk iç mevzuatlarındaki sorunlar nedeniyle sağlık hizmetleriyle ilgili hükümler uygulanamıyor. Dolayısıyla, 13 ülkede sağlık hizmetlerinin SGK tarafından karşılanması mümkün.
Bu ülkelerde sağlık hizmetlerinden yalnızca 4/a’lı sigortalılar ve bu sigortalıların bakmakla yükümlü olduğu kişiler faydalanabiliyor. Yalnızca Almanya’da 4/b ve 4/c’li sigortalılar da kapsamda. Turistik seyahatlerde yalnızca acil durumlarda sigortalıların sağlık hizmetleri masraflarını SGK karşılıyor. Yine bir tek Almanya’da turistik amaçlı bulunan sigortalıların durumu derhal müdahaleyi gerektirenler ve ertelenmesi mümkün olmayan diyaliz veya kronik hastalıkların tedavilerinin de karşılanması mümkün.