15 Temmuz darbe girişimi sonrasında FETÖ’nün medya yapılanmasına yönelik yapılan operasyon kapsamında tutuklanan gazeteciler Nazlı Ilıcak ile Ahmet-Mehmet Altan kardeşlerin de arasında olduğu 17 sanığın yargılanmasına başladı. İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın dünkü duruşmasında ilk olarak Nazlı Ilıcak savunmasına başlamıştı. Ilıcak’ın savunmasını yarıda kesen mahkeme duruşmayı bugüne ertelemişti.
KAZANIMLARIMI LAİK CUMHURİYET’E BORÇLUYUM
Bugün yapılan duruşmada savunmasına devam eden Ilıcak, bütün kazanımlarını laik Cumhuriyet’e borçlu olduğunu söyleyerek, “Benim kimliği teokratik darbeye uyar mı? Neden Fetullah Gülen’in Türkiye Cumhuriyeti’nin başına geçmesini isteyeyim. Ben İran rejimindeki bir kadın gibi yaşamayı kabul eder miyim? Kainat imamı denen bir insanın peşine neden takılayım” dedi.
“HAKAN FİDAN İFADE VERMEYE GİTSEYDİ HÜKÜMET NASIL DÜŞECEKTİ?”
7 Şubat 2012 tarihinde MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın ifadeye çağırılmasına değinen Nazı Ilıcak, “Hakan Fidan ifade vermeye gittiği takdirde bir hükümet nasıl düşer? Ben bunu düşündüm” dedi. Sivilleşmeden yana olduğunu söyleyen Ilıcak, “Sivil bir kişinin MİT’in başında olmasını asker bir kişinin MİT’in başında olmasına tercih ederim” dedi.
Balyoz davası ile ilgili de konuşan Ilıcak, “Benim söylediğim cümleler plan seminerine ait. Plan semineri izinsiz yapıldı. Aytaç Yalman da bunu kitabında eleştirdi. Burada beni darbeden yargılıyorsunuz. Plan seminerinde söylenen sözlere bakın. Sonra her şey kumpastan ibaretmiş. Kumpas kuruldu o başka. Aralarında ciddi olmayan belgeler de vardı. Ama ciddi olan belgeler de vardı” dedi.