Araştırma sonuçlarına göre GSK Türkiye çalışanlarının yüzde 96’sı çalışmalarıyla fark yarattığını hissetmenin yanı sıra topluma sağladığı katkıdan dolayı gurur duyduğunu dile getiriyor. Bu da GSK Türkiye’nin hayatı sağlık ve iyilikle buluşturma vizyonunun tüm şirket tarafından benimsendiğinin önemli bir göstergesi olarak öne çıkıyor. Yüzde 91’i yönetimin tüm uygulamalarda dürüst ve etik davrandığını belirterek; katılımcı, iletişime açık bir yönetim olduğunu söylüyor. Çalışanların yüzde 86’sı ise GSK Türkiye’de güçlü bir takım ruhu ve aile ortamı olduğunu belirtiyor. Bu sonuçlar, şirketin son üç yılda tüm çalışanlarını dinlemek için oluşturduğu farklı platformların başarısını ortaya koyuyor. 2016’nın En İyi İşverenleri listesinde yer alan firmalar ile kıyaslandığında ise GSK Türkiye’nin takım ruhu ve yönetim yaklaşımı alanlarında çok daha güçlü olduğu göze çarpıyor. Tüm bu yanıtlarla GSK Türkiye 500 – 2000 çalışan sayısı kategorisinde liderliğe hak kazandı.
Ödül töreninde konuşan GSK Türkiye Genel Müdürü ve Başkan Yardımcısı Dr. Emin Fadıllıoğlu, “Türkiye’nin En İyi İşverenleri” listesine girmekten gurur duyduklarını belirterek şöyle dedi: “GSK olarak ne yaptığımızı değil nasıl yaptığımızı önemsiyoruz. Hekimden eczacıya, sağlık çalışanından hastaya kadar her paydaşımıza ihtiyaçlarına yönelik çözümler üretiyoruz. Dijitalde sektörümüze öncülük eden platformlarla Türkiye çapında her paydaşımıza ulaşıyoruz. Bunu bir yolculuk olarak görüyoruz. Biz bu yolculuğa 2012 yılında başladık ve yolculuğumuz ne yaptığımızdan daha çok nasıl var olduğumuza doğru evrildi. ‘Birimiz yoksak hepimiz eksiğiz’ inancımız böyle gelişti. Başarının tanımının Great Place To Work olmak değil, ‘Great Place To Work’u ben yaratacağım’ diyen çalışanlara sahip olmak olduğuna inanıyoruz. Biz GSK Türkiye olarak bu düşüncedeki çalışanlara sahip olmaktan büyük mutluluk duyuyoruz. Tüm çalışanlarımıza ve ailelerine teşekkür ediyorum.”