Hükümetin, büyümeyi desteklemek ve ‘imdat' çağrısı yapan şirketlerin yeniden üretime geçmelerini sağlamak amacıyla devreye aldığı Kredi Garanti Fonu (KGF) sistemi ile kullandırılan Hazine destekli 140 milyar liralık kredi için BDDK inceleme başlattı. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) Başkanı Mehmet Ali Akben, Türkiye Bankalar Birliği Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, “KGF ve KOSGEB kredilerinin taşıt, döviz ve konut alımı gibi beklenti dışı kullanıldığı yönünde eleştiriler var, bunları ciddi inceleyeceğiz” dedi. Hazine Müsteşarlığı da fırsatçılığı önlemek için bankalara talimat yazısı gönderip, KGF kapsamında aktarılan kredilerle ilgili detaylı bilgi istemişti, şimdi devreye BDDK da girmiş oldu.
KREDİ KAZAYA UĞRAMASIN
KGF kredileri ile Türkiye'nin 2017 ekonomik büyümesine yüzde 1-1.5 oranında katkı sağlamasını beklediklerini aktaran Akben, “Kredilerde büyüme hızlanıyor, bunun kazaya uğramadan sağlıklı bir şekilde büyümesini temenni ediyoruz” diye konuştu. Akben, ayrıca kaynak sıkıntısı yaşayan ve mevduatta birbirleri ile yarışan bankaları ‘mevduatta bir faiz yarışına girmemeleri' konusunda da uyardı.
Hazine'nin KGF'ye sağladığı teminat desteğini 2 milyar liradan 25 milyar liraya çıkarma kararı alan hükümet, piyasaya 250 milyar TL'lik kredi musluğunu mart ayında açtı. Böylece, potansiyeli yüksek ancak teminatı yetersiz firmalara bir buçuk ayda 140 milyar liralık kredi kullandırıldı. Bu kredilerin yatırıma dönüşerek büyümeye katkı sunması amaçlanıyordu. Ancak, bankacılık kulislerinde, kullanılan kredilerle yapılandırma yapıldığı gibi konut, taşıt ve hatta döviz alımı da gerçekleştirildiği konuşulmaya başlandı.
Öte yandan, uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch de hazırladığı raporda , Türkiye'nin büyüme rakamlarına destek olması beklenen KGF kredilerinin yatırıma dönme oranının net olarak bilinmediğine, bir bölümünün tüketim amaçlı kullanıldığına dikkat çekmişti.
Toplantıda konuşan Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli ise 1.5 aylık dönemde bankalar tarafından yaklaşık 140 milyar liralık KGF kredisi kullandırıldığını ve toplam 10.8 milyar lira olarak tahsis edilen faizsiz KOSGEB kredisinden de 6.3 milyar liranın 257 bin KOBİ tarafından kullanıldığını bildirdi. “Yaşadığımız olaylar silsilesinde firmaların finansal dengelerinin bozulmaması mümkün değildi” ifadelerini kullanan Canikli, “Geleneksel yöntemlerle devam etmiş olunsaydı, bugün on binlerce firma zincirleme sıkıntı ile karşı karşıya kalıyor olacaktı” dedi.
FAİZLERİ YÜKSELTMEYİN
Bankaları mevduatta faiz oranlarını artıracak bir yarışa girmemeleri konusunda uyaran Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli, mevduata verilen faiz oranlarının kredi faizinin ana omurgasını oluşturduğuna dikkat çekerek, sınırlı olan tasarrufun elde edilme yarışının kaynak miktarını artırmayacağını, aksine onun maliyetini yükselteceğini belirtti. Bankaların bu konuda yanıldığını söyleyen Canikli, dolayısıyla bankacılık sektöründe faiz oranlarını da artıracak şekilde mevduatta böyle bir yarışın olmamasını beklediklerini ifade etti. Canikli, “Bu yarış nedeniyle mevduatta aslında rasyonel olmayan 1 ya da 2 puanlık artışlar aynı oranda elbette kredi faizlerine yansıyor” dedi. Bankacılık sektörü için ‘banka senedi' ismi ile yeni bir ürünün üzerinde çalışıldığını da aktaran Canikli, bankaların, aktiflerini menkulleştirerek pazarlayabileceğini bildirdi.
ORANLARI MEVDUAT SAHİBİ BELİRLİYOR
Türkiye Bankalar Birliği'nin (TBB) 60'ıncı Genel Kurulu'nda açılış konuşması yapan TBB Başkanı Hüseyin Aydın, Mart 2017 itibarıyla bankacılık sektörünün toplam mevduat ve özkaynaklarından fazlasını krediye dönüştürdüklerine dikkati çekerek, “Cebimizde ne var ne yoksa bu ülkenin vatandaşına, reel sektör ve hazinesine kullandırmış durumdayız” dedi. Faiz oranlarının çok yüksek olduğu eleştirilerine de yanıt veren Aydın, “Faizi biz belirlemiyoruz, mevduat sahipleri belirliyor. Kıt olan şey pahalı olur. Biz de yüksek faiz istemiyoruz ancak mevduat bulamazsak özkaynak devreye girer” diye konuştu. Aydın ayrıca, KGF kredileri ile sektörün ilk 4 ayda, son yılların en iyi başlangıcını yaptığını kaydetti.