Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rusya ziyareti öncesinde basın mensuplarına önemli açıklamalarda bulundu. Erdoğan, kabine revizyonunun hükümetin gündeminde olmadığını söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından satırbaşları şöyle:
Ele alacağımız etraflı konular olduğu gibi bölgesel konularda da Suriye bu işin başını çekmekte. Soçi’de alınan kararların hayata geçirilmesi konusunda ne gibi adımlar atacağız bunları ele alacağız. İki ülke ilişkilerinin eski seviyesinin üzerine çıkması için yoğun çaba harcıyoruz.
Siyasi olarak en üst seviyede tesis ettiğimiz bir güven ortamı var. Nitekim turizmde ciddi gelişmeler olmaya başladı. Enerji konusuna büyük önem veriyoruz. Türk akım projesi bir şekilde ilerliyor. Akkuyu nükleer enerji santralinin ilk bölümünün 2023’te devreye girmesini ümit ediyoruz. Ne Rusya’nı ne Türkiye’nin bürokrasiye kurban edilecek tek bir saniyesi yoktur. Türk vatandaşlarının vize alma zorunluluğu da inşalarımız arasındaki beşeri münasebetlerimize engel oluyor.
KABİNE REVİZYONU İDDİASINA YANIT
En önemli gündem başlığı Suriye’dir. Suriye konusunda verimli bir işbirliğimiz söz konusu. Birçok adımı beraber attık. Ülkenin toprak bütünlüğü korunarak çözüme kavuşulması ortak hedefimizdir.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Başbakan Binali Yıldırım ile yaptığı 5.5 saatlik toplantının içeriği ve kabine revizyonu ile ilgili bir soruya işe şu yanıtı verdi:
"O kadar sürdü mü ya? Şu anda hükümetin gündeminde böyle bir şey yok. Böyle bir teklifle de sayın başbakan bana gelmiş değil. Bir araya gelişimiz ve bununla birlikte de özellikle devlette atılan bazı adımlar var. Bu adımlarla ilgili beraber görüşmemizi gerektiren bazı konular vardı. Bunları görüşme fırsatı bulduk."
-Yeniden genel başkan olduğunuz, “Kemal Kılıçdaroğlu partili cumhurbaşkanı 80 milyonu temsil edemez” dedi.
Onu ben yoruma gerekli görmüyoruz. Sadece kendisine bir tavsiyem var. Siyasi, tarihi bir okusun öğrensin. Kendi partisinin siyasi tarihini öğrensin. Hele hele dün yaptığı konuşma ile kimlerin temsilcisi olduğunu ortaya koydu. Aykırı sese tahammülün yok dedi. Aykırı sesler her zaman olacaktır. Asıl olan tahammül etmektir.Partisini siyasi, geçmişini iyi öğrensin.
-Dün neler hissettiniz?
O yapının ilk harcından itibaren emeğim var temelini attık. Hamdolsun ortaya güzel bir projeyle beraber güzel bir ser çıkardık. Ve o günden bugüne de bu hareket gerek fiziki şartları gerekse de ruh tablosuyla güçlenerek geldi.Burada duygusal olmamak mümkün değil. 979 gün d az bir süre değil. O yasayı kim hazırlamışsa, “partisinden istifa etmelidir” şartını kim koymuşsa, onlar siyasi bir cinayet işlemiştir. Bunun kadar yanlış bir şey olabilir mi?Buna benzer çok yanlışlar var. Mesele nedir? Adil olarak o işi yönetmektir. Ülkeyi de adil yönetmektir.Başbakan partiye üye mi? Üye. Ülkeyi yönetiyor mu yönetiyor. Başbakan için bunu söylüyor musun?Asıl olan adil olarak ülkeyi, yönetmesidir. Adil olarak yönetirse zaten mesele yok. Karar verecek molan da milli iradedir. Adil olmayan bir yönetin söz konusuysa verdiği gibi almasının da bilir.Kasetle gelen bir kişi. Kimden aldığı belli. Bakın o da başladı.. İşte yüzde 49 meselesi. Biz bunlara bakmayacağız.
-Deniz Baykal, “Abdullah Gül yüzde 49’!un adayı olabilir” dedi. Nasıl değerlendiriyorsunuz?
Onu değerlendirmeye gereksiz buluyorum. Bu tamamen bir virüs bir fitne hareketidir. Sayın Baykal bu işleri oynamayı bıraksın da kendi başının çaresine baksın.