Fatih Altaylı, Bloomberg HT'deki "Spor Saati" programında Galatasaray yönetimi için zehir zemberek açıklamalarda bulundu. Dursun Özbek'in kulübü zarara uğrattığını öne süren Altaylı, Hakan Şükür'le ilgili kararı da eleştirdi. Altaylı'nın açıklamalarından satır başları şöyle:
"Galatasaraylılar birbirlerine sevgi göstermelidir. Aynı camianın üyesi ve aynı camianın büyüyüp gelişmesini isteyen insanların birbirlerine sevgi göstermesi çok normal bir şey. Dursun Özbek'i ya da herhangi bir Galatasaraylı'yı sevmediğim yönünde bir algı oluşturduysam özür dilerim. Ben şöyle söylüyorum; Annemi de çok severim ama Galatasaray Kulübü başkanı yapmam. Annem ne kadar Galatasaray'ı yönetemezse, Dursun Özbek de o kadar yönetemez."
"GENEL KURUL NEYİ İBRA ETTİĞİNİ BİLİYORSA 'YÜZÜME TÜKÜRÜN' DİYECEĞİM"
"Galatasaray koşar adım kötüye gidiyor, Galatasaray uçurumdan atlamak üzere hatta biraz da atladı. Genel kurul tutabilir ama tutmadı. Genel kurul ibra ediyor. Genel kurul neyi ibra ettiğini biliyorsa; 'benim yüzüme tükürün' diyeceğim. İbra edenler arasında Galatasaray'ın geçen sezonki mali raporu ve bu sezonki bütçesini okuyan 50 kişiyse ben ne olayım. Okuyup anlayan 10 kişiyse yine ne olayım."
"Galatasaray'ın Emlak Konut'la yaptığı anlaşma neden genel kurula sunulmuyor? Kardeşim bu anlaşma gizli mi? Galatasaray'ın yaptığı sözleşmeyi gören yok. Anlatılan en önemli mesele bu. Neyi ibra ettiniz siz, görmeden? 'Salon yapacağım' demiş. Bunun maliyetini gördünüz mü? Onu da bilmiyorlar. 'Bedavaya yaptıracağım' demiş. Bedava yaptıracaksın da senelik 10-15 milyon TL'lik gideri kim verecek?"
"DURSUN ÖZBEK KİMSEYE VERİLMEMİŞ YETKİLERİ KULLANIYOR"
"Dursun Özbek, Galatasaray'da kimseye verilmemiş yetkileri kullanıyor. Bu yetkilerin benzerleri bize de verilmişti bizim dönemimizde. Galatasaray'da gayrimenkullerin değerlendirilmesiyle ilgili ilk kongreyi ikinci başkanlık dönemimde biz yaptık. Ama biz Galatasaray'ın mallarını elden çıkarmayacaktık. Benim hesabıma göre 1 milyar dolar değerindeki Ali Sami Yen'in arazisi dahil tüm malları değerlendirectik. Hiçbirini de elden çıkarmadan..."
"Bizim aldığımız başka araziler de vardı ama onlar Özhan Canaydın döneminde elden çıkarıldı. Nedenliği bilinmez bir şekilde. Florya'yı başka bir yere taşıyacaktık. Oraları da bir yatırım ortaklığı yapıp 2001 yılı parasıyla 750-800 milyon dolarlık bir varlık ortaya çıkıyordu. Bunun da yüzde 51'ini halka açıp değerlendirecektik. Galatasaray'ın o günkü borcu 12 milyon dolardı. Yaklaşık 300 milyon dolar para girecekti ve başka bir Galatasaray olacaktı. Ama Özhan Bey sağolsun biz kendisini o dönemde bu projeleri yapma vaadiyle destekledik ama o daha sonra 'bunlar abidik-kubidik işler, ben bunlardan anlamam' diyip bunu yapmadı. Ali Sami Yen'in o değerli arazisinden çıktı. O arazi daha sonra 1 milyardan daha fazla bir değere satıldı. Karşılığında Galatasaray'a 150-200 milyon TL'ye bir stat yapıldı. Galatasaray'ın 800 milyon TL'si uçtu gitti şimdi bir kez daha olduğu gibi."
"GALATASARAY BÖYLE ARSIZLIK GÖRMEDİ, SONUNDA İSTİFA EDECEĞİM"
"Şimdi bak, deliriyorum bazen. Hakikaten deliriyorum. 'Yazmışım' diyor ya. Böyle bir utanmazlık, böyle bir arsızlık Galatasaray görmedi kardeşim. Ben bu külüpten istifa edeceğim sonunda. Ne demek yazmışım, yazmışız, yazılmış. Sen kimsin kardeşim, Galatasaray'dan büyük müsün? 'Yazmışım, almışım, yapmışım'. Dursun Özbek yüzünden her geçen gün kendimi bu kulübe daha az ait hissetmeye başladım. Koca Galatasaray'da hayatında 1.5-2 sene önce tanışmışsın. Sen kimsin DUrsun Özbek? Birinci tekil şahısla Galatasaray'ı temsil edecek sen mi kaldın dünyada! Söylediklerini boşver. Galatasaray'ın hiçbir başkanı bu üslubu takınmamıştır. Bir tanesinin ağzından 'yapmışım, etmişim' duymadım. Bu terbiyesizliktir. Genel kurul da buna onay veriyorsa bu terbiyesizliğin ortağıdır."
"ORAYA OTEL OLMAZ DEMİŞTİM!"
"Göreve geldiğinden beri bir tane sporla ilgili açıklaması yok. 'Arazi aldım, inşaat yaptım, otel yaptım.' Ali Sami Yen'in arazisinin yerine otel yaptın. Ben ilk gün söyledim. 'Oraya otel olmaz, Türkiye'nin turizmde gidişi ortada' diye. Şimdi diyor ki 'Turizm kötü, orayı otel olarak kiralayamayacağız'. Vereceğiz kardeşim sen kendin söz verdin, 'kimse kiralamazsa ben 5 milyon dolara ben kiralayacağım' dedin. Ey Dursun Özbek sen vereceksin. Çıktım kongrede söyledim. Kayıtlarda var. Kalkıp diyorlar ki; Fatih Altaylı orada uygun olmayan bir benzetme yaptı. Onu kayıtlardan silin'. Siz Galatasaray'ı kayıtlardan siliyorsunuz be! Ayıptır yahu!"
"GALATASARAY'I YÖNLENDİRME KADİR ÇETİNÇALI'NIN İKİ CÜMLESİNE KALDIYSA VAY BU KULÜBÜN HALİNE"
"Galatasaray'ı yönlendirme meselesi Kadir Çetinçalı'nın iki cümlesine kaldıysa bu kulübün vay haline. Bu ayrılma meselesini anlamadım. İsmail Demiriz'le Hakan Şükür ve Arif Erdem'den ne farkı var. Böyle bir saçmalık olabilir mi kardeşim! Galatasaray genel kurulundaki bir bölüm insanın olayların farkına varamadığını söylemem bu yüzden işte."
"YÖNETİMİN ACEMİLİĞİ, ŞUURSUZLUĞU"
"Fakat mesele yönetimin acemiliği, basiretsizliği, bilinçsizliği, şuursuzluğu... Normalde yönetimin Türkiye'nin içinde bulunduğu durum gereği bu konuyu buraya getirmemesi gerekir. Tüzük gereğiymiş... Tüzüğe aykırı her şey yapılıyorsa bu da yapılır. Yani sen bunları 'darbeyi organize eden, FETÖcülük suçlamasıyla' atarsın. Ben bunu 'genel kurula getirmiyorum' dersin. Onlar da istiyorsa gider mahkemeye. Mahkeme de bir karar verir, Galatasaray olarak da dersin ki 'yapacak bir şeyim yok, mahkemenin kararıdır' bu. Hadi onu yapmadın. Kadir Çetinçalı'nın sözlerinden sonra işin gidişatı belli. 'Her şeyi ben yaptım' diyen başkan orada söz alıp kürsüye çıkıp, 'Arkadaşlar bu durum Kadir arkadaşımızın dediği gibi de yapılabilir ama biz yönetim olarak karşıyız. Biz yönetim olarak Galatasaray'ın menfaatleri için bu hassas konu nedeniyle bu kişilerin atılmasını istiyoruz. Sizden de bu konu hakkında destek bekliyoruz' demeliydi."
"Baştan Divan Başkanı İrfan Aktar ve yönetimin genel kuruldan bu ihraçlar için oylama yapılıp bu ayrılmaya imkan vermemesi lazımdı. Oylama yapıldı, ortaya bir tablo çıktı. Yönetimden biri çıkıp diyecek ki; "Oylar gerektiği gibi sayılmadı, usulüne uygun sayılması için bir daha oylama yapmalıyız." Bu olunca bu kez başkan çıkıp konuşma yapacak. Bu oylama yapılırken başkan salondan çıkmış. Vahamet burada... Çıkıp, diyeceksin ki; 'Arkadaşlar bu önemli mevzudur, Galatasaray'ı aslanın ağzına atmayalım. Bu pislik örgütle bizim hiçbir alakamız olmadığını hepimiz biliyorum. 3-5 futbolcumuzun bu işle alakasından dolayı kulübümüzü töhmet altında bırakılmasına izin vermeyelim.' Bu iş geçti çünkü basiretsiz..."
"Tanıdıklarımın hepsi genel kurulu terketmiş bu oylama sırasında.... Kim bunlar dediğimde bir kısmının siyasi muhalif olduğunu duydum. Senin hükümetle hesaplaşma yerin genel kurul değil. Hükümet istedi diye Galatasaray'dan adam mı atacağız?' E, diğerlerini attın kardeşim. Bunların derdi FETÖ'yü korumak falan değil. AK Parti'ye karşı olabilirsiniz. Türkiye'nin yarısı karşı da olabilir. Sen madem karşıysan sokağa çık, git parti kur. Senin onlarla hesaplaşma yerin Galatasaray genel kurulu değil ki."
"GALATASARAY AİDAT NEDENİYLE BU KARARI DÜZELTMESİ ÇOK YANLIŞ"
"Galatasaray'ın aidat nedeniyle bu kararı düzeltmesi çok yanlış oldu. Siyaset de Galatasaray kongresine girmiş oldu. Karşılıklı olarak hatalar var. Bu bir dernek kongresi... Eğer ortada bir suç varsa gereği yapılır. 15 bakanın Galatasaray'ı ağır suçlayıcı olarak konuşması da büyük yanlış bana sorarsan... Galatasaray genel kurulu da ben de eleştiriliyorum hangi akla hizmet bu kararı aldıklarıyla ilgili. Bu kararı eleştirenlerin de hepsi aklı başında Galatasaraylılar zaten. Söyleyeceğim şu; Bunların hepsi basiretsiz yönetimin hatası. Getirme kardeşim bunu genel kurula. Niçin Galatasaray Başkanı bu konunun Galatasaray açısından çok önemli olduğunu söyleyip destek istemedi? Niye bu oylama sırasında tuvalete gitti. Galatasaray'a yazık edip, malzeme yapmışlardır. İşin kötüsü; Galatasaray'ın etiğini, içini dışını bilmeyen bir sürü insana abuk-subuk konuşma imkanı verdiler. Yok kayyum atanacak, yok bilmem ne."