Yazdır

Bank Asya'dan alacağı olanlar için flaş gelişme

Tarih: 10 Şubat 2017 - 01:56

Dün Resmi Gazete'de yayımlanan 687 sayılı KHK'ya göre, FETÖ'cü şirketlerden alacağı olanlar, örgütle bağlantıları bulunmaması şartıyla şirketin satışından elde edilen gelirden paralarını alabilecek

Dün yayınlanan 687 sayılı KHK ile terör örgütleriyle bağlantısı ve teröre finansman sağladığı gerekçesiyle müsadere edilen şirketlerin satışına ilişkin önemli bir düzenleme yapıldı. KHK’nın 1’inci maddesiyle TMSF’nin kayyum olarak atandığı şirketlerin satışından elde edilecek gelirin Hazine’ye irat olarak kaydedilmesi hükme bağlandı. Başta Bank Asya olmak üzere bu şirketlerden alacağı olanlar ise örgütle bağlantıları bulunmaması şartıyla satış gelirinden paralarını alabilecek. 

Darbe girişiminin ardından ilan edilen OHAL kapsamında çıkarılan KHK’larda FETÖ ile bağlantısı tespit edilen şirketlere el konulması ve bu şirketlerin elden çıkarılma esaslarına ilişkin çok sayıda düzenleme yapıldı. Bugüne kadar çıkarılan 21 KHK’nın birçoğunda el konulan şirketlerle ilgili bir veya birkaç düzenleme yer aldı. İlk etapta bu şirketlerin kayyım tarafından yönetileceği düzenlenirken, daha sonra sözkonusu şirketlerde kayyum olarak TMSF belirlendi. Bunların satışında ise TMSF’nin ilişkili olduğu bakanlıktek yetkili hale getirildi. Bu süreçte satıştan elde edilecek gelirin, başta devlet olmak üzere alacaklılar arasında önem sırasına göre borçlara karşılık ödeneceği düzenlendi. Ancak el konulan şirketlerden alacağı olan özel şirketlere ödeme yapılabilmesi için, borcun gerçek bir mal ve hizmet ilişkisi kaynaklı oluşma şartı arandı.

Dün yayınlanan 687 sayılı KHK’nın “Müsadere edilen şirket, ortaklık payları ve varlıklar” başlıklı 1. maddesi ile şirketlerin müsadere nedenine göre satış ve elde edilen gelirin değerlendirilmesi esasları belirlendi. Buna göre 5237 sayılı TCK’da yer alan; devletin güvenliğine karşı işlenen suçlar, anayasal düzen ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, milli savunmaya karşı suçlar, devlet sırlarına karşı suçlar ile 3713 sayılı terörizmin finansmanın önlenmesi hakkında kanunun terörizmin finansmanı suçu başlıklı 2’nci bölümünde yer alan suçları işlediği belirlenen şirketlerin satışından elde edilen gelir, Hazine’ye irat kaydedilecek.

El konulan şirketlerle ilgili KHK’ların kronolojisi

1 Eylül 2016’da yayınlanan 674 sayılı KHK ile TMSF’nin, kayyım olarak atandığı şirketlerin mevcut halinin sürdürülebilir olmadığını tespit etmesi halinde, bunların varlıklarının satılmasına veya feshi ile satılmasına karar verebileceği hükme bağlandı. 20’nci maddesinde ise bunların satışından elde edilecek gelirlerin, yargılamanın kesin hükümle sonuçlandırılmasına kadar bir hesapta nemalandırılacağı kaydedildi.

ÖRGÜTLE İLİŞİĞİ OLMAYANLARIN ALACAĞI ÖDENECEK

Aynı maddenin ikinci fıkrasında ise FETÖ terör örgütüne aidiyeti, iltisakı veya irtibatı olmayan kişilerle gerçek mal veya hizmet ilişkisine dayanması şartıyla, bu şirketlerin geçmiş dönem borçlarının satıştan elde edilecek gelirle ödenebileceği düzenlendi. Düzenlemeyle uzun süredir Bank Asya'daki alacakları için bekleyen müşteriler de şartları taşıdıkları takdirde paralarına kavuşacak.

29 Ekim 2016’da yayımlanan 676 sayılı KHK ile terör örgütüyle irtibatlı kişilerin %50’den az ortak oldukları şirketlerde de bunların paylarını temsilen TMSF kayyım olarak belirlendi.

OHAL Kapsamında Bazı Düzenlemeler Yapılmasına Hakkında KHK’nın Değiştirilerek Kabul Edilmesine Dair Kanun, 10 Kasım 2016’da yayımlandı. Bu kanunun 19. maddesi ile terör örgütüne aidiyeti, iltisakı veya irtibatı nedeniyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Usulü Kanunu’nun 133’üncü maddesi uyarınca kayyum atanmasına karar verilen şirketlerde kayyımlık görevi, TMSF’ye devredildi. Aynı kanunun 20’nci maddesinin son bölümünde ise “TMSF'nin kayyım olarak atandığı şirketlerin ya da bunların varlıklarının bu madde kapsamında satışından elde edilecek tutarlar yargılamanın kesin hükümle sonuçlandırılmasına kadar bir hesapta nemalandırılır” hükmü yer aldı.

22 Kasım 2016’da yayımlanan 677 sayılı KHK ile daha önce atanmış olan kayyumların yetkilerinin sona erdirildi ve yönetimleri TMSF’ye devredildi. Aynı gün yayınlanan 678 saylı KHK’da ise TMSF’nin kayyım olarak atandığı şirketlerde, şirketin doğrudan veya dolaylı borçlarının ödenmesi için öncelikle şirket lehine kefil olan ortak, yönetici veya bunlarla bağlantılı üçüncü gerçek veya tüzel kişilerin malvarlığına müracaat edilmesi kararlaştırıldı. TMSF kefillerin mal varlıklarının da satışı konusunda yetkilendirildi.

6 Ocak 2017’de yayımlanan 679 sayılı KHK ile kamu idarelerine ödenmesi gereken vergi, resim, harç, fon kesintisi, pay gibi borçlar, çalışanların sigorta primleri, rehinli alacaklar, enerji, iletişim ve su kullanım borçları, çeşidine bakılmaksızın 500 lirayı geçmeyen borçlar ve diğerleri şeklinde sıralamaya esas alınması hükme bağlandı. Yine 6 Ocak 2017’de yayınlanan 680 sayılı KHK’nın 81’nci maddesi ile 6758 sayılı Kanun’un şirketlerin TMSF’ye devriyle ilgili hükümleri değiştirildi. Bu değişiklikle, bu şirketlerin mali durumunun mevcut halinin sürdürülebilir olmadığının tespit edilmesi durumunda, satış, fesih ve tasfiyesine TMSF’nin ilişkili olduğu Bakan tarafından karar verilebileceği hükme bağlandı.

7 Şubat 2017’de çıkarılan 686 sayılı KHK ile kayyım atanan şirketlerden, ortaklık pay ve haklarına ilişkin olarak soruşturmanın başladığı tarihten, 7 Şubat 2017’ye kadar şirket ortakları tarafından yapılan devir ve temlik işlemlerinin muvazaalı olarak kabul edileceği ve bunların geçersiz sayılacağı hükme bağlandı. (Dünya / Hüseyin Gökçe)

Site adresi: https://www.finansingundemi.com/haber/bank-asyadan-alacagi-olanlar-icin-flas-gelisme/1167120