Kadın ve Demokrasi Derneği (KADEM) Genel Başkan Yardımcısı Sümeyye Erdoğan Bayraktar, Şikago'da Amerikalı Müslüman toplumlarını bir araya getiren MAS-ICNA Kongresi'ne onur konuğu olarak katıldı. İşte Sümeyye Erdoğan Bayraktar'ın Kongre'nin açılışında yaptığı "Ümmetin Karşılaştığı Sorunların Üstesinden Gelmek: Türkiye Örneği" başlıklı konuşmasının satır başları:
Türkiye tüm dünyaya sekülerizm, demokrasi ve İslam'ın yan yana yaşayabileceğini gösterdi. Diğer Müslüman milletlere değişim ve daha iyi bir geleceğin sağlanabileceği konusunda ilham kaynağı olduk. Başörtüsü yasağının tamamen kalkması ve eğitim hakkı için uzun mücadeleler verildi. AK Parti'nin iktidara gelişinin ardından Türkiye'de dini inançların özgürce yaşanması ve ana dil hakkı gibi önemli sivil haklar sağlandı. Türkiye'nin tüm sınamalara karşı elde ettiği başarı hikâyesi sadece kendisinin değil aynı zamanda tüm ümmetindir.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, halkla birlikte 15 Temmuz'da yaşanan darbe girişimine kararlı bir şekilde karşı geldi. O gece halk demokrasisine sahip çıkmak için sokaklara çıktı. Geçmişte yaşanan trajediler ve anılar bizi motive etti. Milletimize olan sevgi ve imanımız Türk halkının tanklara, savaş uçaklarına ve helikopterlere ellerinde sadece bayraklarla karşı çıkmasını sağladı.
Batı medyası yanlı bakışı nedeniyle Türkiye'deki bu yaşananları, verilen mücadeleyi görmemekte ve manipülasyon yapmakta. Beyaz Saray ya da Kongre binası teröristlerce bombalansa nasıl tepki verirdiniz? Türkiye hukuk içinde bu suçları işleyenlerden hesap soruyor. FETÖ üyeleri yıllar içinde devlete sızdı. Bunlar darbe girişiminin ardından tespit edilerek görevden uzaklaştırıldı. Bu teröristler yıllarca barış, uyum, dinlerarası diyalog, okul, hizmet ve bağış konseptini kullandı. Örgüt kendisine muhalefet etme cesareti gösteren herkesi hapse attı. İlginç olan Fetullah Gülen'in 17 yıldır ABD'de güven içinde yaşıyor olması.
Bu terör örgütünün ABD'de 150'den fazla sözleşmeli okul zincirine sahip olması endişe verici. Her yıl sizin vergilerinizden (ABD toplumu) 500 milyon dolar alıyor. Türkiye'de yaşananlar ibret verici bir örnek. Bu ülkedeki Müslüman toplumu da tehdit altında. FETÖ, DEAŞ'tan daha tehlikeli. Umutsuz, eğitimsiz kişileri militan haline getirmek daha kolaydır; çünkü kaybedecek bir şeyleri yoktur ve birileri cennet vaadiyle gelince buna kanabilirler. Ancak FETÖ, iyi eğitimli doktor, mühendis, general, bilim adamı ve benzeri kişilerin kalp ve kafalarını ele geçiriyor. Ve bu üyeler takiye yapıyorlar, her türlü şekle giriyorlar. Eğer bu teröristlerin durdurulması için gerekli adımlar atılmazsa tüm dünyadaki Müslümanlar ciddi bir tehdit altında olacak.
'BATILI LİDERLER DARBEYE KARŞI AÇIK BİR TAVIR ORTAYA KOYAMADI'
Sümeyye Erdoğan Bayraktar MAS-ICNA Kongresi'nde, "15 Temmuz ve Darbeye Direnen Kahramanlar" başlıklı toplantıda da bir konuşma yaptı. İşte o konuşmanın satır başları;
15 Temmuz'da Türk halkı kendi paralarıyla alınan silahlarla tehdit edilmelerine izin vermeyeceğini gösterdi. Son 15 yılda Türk halkının siyaset ve demokrasiye duyarlılığı arttı. Halkın TRT'den okunan korsan bildiriye rağmen sokağa çıkarak demokrasiye sahip çıkması bunun göstergesi. Lideri Pensilvanya kırsalında yaşayan FETÖ aslında DEAŞ ve Boko Haram gibi radikal bir örgüttür.
Batılı ülkeler, darbe girişiminin ardından doğru bir duruş sergileyemedi. Batı medeniyetinin seçilmiş liderleri, prensipte darbe karşıtı söylemleri ve halkın iradesinin önemini vurgulamalarına rağmen Türkiye'deki darbe girişiminin sorumlularına karşı açık bir tavır sergilemedi. Üstü kapalı olarak "demokrasiye saldırıların tolere edilebilir, generallerin siyasi sürece müdahale etmesinin kabul edilebilir" olduğunu ima ettiler. Darbe girişimini kınamak için haftalarca beklenmesi de bunun bir göstergesi.
Batılı gözlemciler Türkiye'nin demokrasi mücadelesini yıllardır görmezden geldi. Batıdaki Türkiye karşıtlığı artık "klinik saplantı" seviyesinde. Sabah