Makine İhracatçıları Birliği (MAİB) Başkanı Adnan Dalgakıran, Türkiye’de çok uzun yıllardır cari açığın konuşulduğunu söyleyerek, “Bu açığı enerji ve yatırım malları ithalatı oluşturuyor. Petrol ve doğalgaza zaten sahip değiliz. Yatırım malları kısmını da çözecek olan makineciler ama kimse bizi görmüyor” dedi.
MAİB, sektörde 50 ve daha fazla yılı geride bırakan firmaları ödüllendirmek ve makine sektörü yayını Moment Expo dergisinin 100’üncü sayısının kutlamak için bir etkinlik düzenledi. İstanbul Sanayi Odası (İSO) Başkanı Erdal Bahçıvan’ın da katılımıyla gerçekleşen törende konuşan MAİB Başkanı Adnan Dalgakıran, 50 yılı aşmış firmaları onore edeceklerini ama aslen onların Türkiye’yi onurlandırdıklarını söyledi. Bir arazi satın alınıp 5 yıl sonra onu 3 katı fiyata satmak yerine, bu firmaların bir şeyler üretmeye çalıştığını ifade eden Dalgakıran, “Son 60 yılda orta gelir tuzağını aşan sadece 2 ülke oldu. Bunu makine, elektronik ve yazılıma önem vererek başardılar. Türkiye’de uzun yıllardır cari açık problemi konuşuluyor. Bu enerji ve yatırım mallarından kaynaklanıyor. Enerji Türkiye’de yok ama diğer konuyu çözecek olan bizleriz. Herkesin önündeyiz ama görünmüyoruz. ‘Gel bak bu saman balyalama makinesi’ deyince kimse bakmıyor. Biz de popüler kültürü kullandık, ‘Tıkır Tıkır’ı yaptık. Bundan sonra bilinirlik başladı. Bütün birlikleri bir araya topladık. Bizim lobiye ihtiyacımız var dedik ve şu an Türkiye’nin en güçlü lobisi bizde. Derdimizi anlatana kadar aynı tahtaya aynı kararlılıkla vurmaya devam edeceğiz” dedi.
‘Yerliye yerli makine yakışır’
Makine sektörünün daha rekabetçi bir ivme kazanabilmesi için iç pazarda da yerli makine alımını teşvik edici önlemler alınması gerektiğini belirten Dalgakıran, şöyle devam etti:
“Kamu ve kamu destekli makine ve teçhizat alımlarında, yerli üretimin var olması durumunda, bu ürünler tercih edilmeli. Özel sektör de Türkiye’nin Makinecilerine öncelik vermeli. Yerli sanayiciye yerli makine yakışır. Her sektöre, her yatırıma devlet desteği şeklindeki toptancı anlayıştan vazgeçilmeli. Teknolojik açılım sağlayarak dışa bağımlılığı azaltacak yatırımların teşvikte öncelikli olmalı. Teşvikle destekler seçici ve hedef odaklı planlanmalı; sadece bölge odaklı değil, sektör ve ürün odaklı verilmeli. Sanayi yatırım alanları da aynı şekilde üretimi ve yatırımı kolaylaştırıcı imkân ve mekanizmalarla kurgulanmalı. Sanayide finansmana erişimi kolaylaştırmak için de makine ve teçhizat kredi teminatı olarak gösterilebilmeli. Sınai Kalkınma Bankası’nın yurtiçi yatırımları desteklemede Eximbank’ın ihracatta oynadığı rolün üstlenmesi de büyük önem taşıyor.”
Kültür değişimi yaşanıyor
İSO Başkanı Erdal Bahçıvan da üreten nesillerin devamı olarak bu etkinlikte yer aldıklarını belirtti. Bahçıvan, “Geçmişte Adnan’dan kompresör aldım. Kendisi koşarak fabrikaya gelip kendi ürünlerinin farklılığını anlattı. Kendi farkımızı anlatma konusunda zorluk çekiyoruz. Yıllardan beri yabancı makineyle çalışan ara eleman yerli makineyle çalışmak istemeyebiliyor. Bu bir kültür değişimidir. Belki ara elemanlara kadar kapsayacak dönüşüm için bir teşvik verilebilir” dedi.
Moment Expo’nun ilk sayısının Haziran 2008’de çıktığını anımsatan Moment Expo Yayın Kurulu Başkanı Kutlu Karavelioğlu da dertlerinin makine kültürünü aşılamak olduğunu kaydetti. Törende daha sonra 50 yıl ve daha fazla zamandır makine üreten firmaların ikinci, üçüncü kuşak temsilcilerine plaketleri takdim edildi.
Yeni iletişim kampanyası başladı
Türkiye makine sektörünün (Türkiye’nin Makinecileri) sembolü olarak kullanılacak “Büyüme Makinesi’ de tören sonunda tanıtıldı. “Ülkenin Büyüme Makinesi” olarak tanımlanan sektörün yeni dönem iletişim kampanyası da bu sloganla yapılacak. MAİB Başkanı Adnan Dalgakıran, “Makine sektörünün ülkemizi her alanda bir üst sınıfa taşıyacak deneyim ve altyapısı mevcut. Türkiye bu potansiyeli iyi kullanabilir ve büyüme makinesini doğru işletebilirse tüm dünyada takdir edilen bir başarı hikâyesi yazabilir. Biz Türkiye’nin Makinecileri olarak dünya mal ticaretinin daraldığı bir dönemde ihracat artışımızı sürdürerek bu başarı hikayesinin ilk cümlesini yazdık. Dünya mal ticareti yüzde 3-4 daralırken ihracattaki artışımız sürdü. Bu başarımızla gurur duymakla birlikte daha alınacak çok yol olduğunun bilincindeyiz. Türkiye bir sanayi devrimi yapacak ve ileri teknolojili ürün ihracatında ‘ben de varım’ diyebilecek güç ve potansiyele sahip bir ülke. Sanayideki atağın sembolü ise ‘Büyüme Makinesi’ olacak” dedi. Makine sektörünün çalıştıkça değer yarattığına ve insanların yaşamlarına doğrudan katkı sağladığına dikkat çekilen reklam filminde, büyüme makinesinin Türkiye’nin refahı için tıkır tıkır çalışmaya devam ettiği vurgulanıyor. Dalgakıran “Her birimiz kendi alt sektörlerimizde ayrı ayrı, bambaşka işler yapan makineler üretsek de bir araya geldiğimizde büyük bir makineye dönüşüyoruz” diye konuştu. Dünya