Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, cezaevlerinde işkence ve kötü muamele iddialarıyla ilgili, "Özellikle FETÖ ile bölücü terör örgütü PKK işbirliği içerisinde, Türkiye'yi uluslararası alanda yalnızlaştırmak, aleyhine olumsuz raporlar çıkarmak için ciddi bir kampanya yürütüyor. Türkiye'den de CHP bu kampanyaya maalesef destek çıkıyor, HDP destek çıkıyor." dedi.
Bakan Bozdağ, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu ve soruları yanıtladı.
Darbe soruşturmasında bir çok itirafın ortaya çıktığı hatırlatılarak, etkin pişmanlık konusundaki çağrısının karşılık bulup bulmadığı sorulan Bakan Bozdağ, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ), cezaevlerinde tutuklu bulunan üyelerinin çözülmesini önlemek için çok ciddi çalışma yaptığını söyledi.
Örgütün rüyalar üzerinden çalışma yaptığını belirten Bozdağ, sahte rüyaların dışarıdan cezaevine sokulduğunu veya cezaevleri içerisinde yayıldığını ifade etti.
Rüyalarla motivasyon yapıldığını dile getirerek, bir örnek paylaşan Bozdağ, sözlerini şöyle sürdürdü:
"ABD seçimleriyle de biraz irtibatlı bir rüya bu. Bir tanesi diyor ki, 'Rüyamda bir kaynar kazan gördüm. Kaynıyor, Yarabbi bu ne zulüm diyorum, sonra bir baktım, kendimi bir konferans salonunda buldum. Orada bir hanımefendi var. Ona derdimizi anlattık, bizi dinledi. 'Ben size yardımcı olacağım' dedi. Sonra da bize kartını verdi, 'Ben ABD başkanıyım, ne zaman isterseniz beni arayabilirsiniz dedi' diyor. Bu cezaevlerindeki konuşulan rüyalardan birisi. Bir tanesi, Peygamberimiz Malatya Cezaevi'ne gelmiş, bayram namazı kıldırmış. Duvarlar kalkmış, herkes saf olmuş. Şimdi öbürü 'ben görmedim' diyor, diğeri 'senin imanında sıkıntı var. Nasıl görmezsin, ben gördüm' diyor. 'Gördüm' diyen rüyayı uyduran veya yaymakla görevli olan kişi. Bir sürü sahte rüyalarla içerideki insanları motive etmeye çalışıyorlar. Çözülmelerini engellemeye çalışıyorlar."
"YÜZ TANE YALAN SÖYLÜYORLAR"
Bozdağ, örgüt üyelerinin, "14 Ağustos'ta yeni darbe olacak, aman çözülmeyin" dediklerini daha sonra eylül, ekim aylarında bir kaç kez tarih verdiklerini belirterek, bu kez "3. Dünya Savaşı çıkacak, Amerika Rusya savaşacak, Türkiye işgal edilecek", "DEAŞ Türkiye'ye saldıracak" gibi ifadelerle motivasyon yapıp çözülmeyi önlemeye çalıştıklarını kaydetti. Bakan Bozdağ, şöyle devam etti:
"Akıl almaz bir şey. Yüz tane yalan söylüyor FETÖ teröristi veya etrafındakiler, yüzünün de yalan olduğu güneş gibi ortaya çıkıyor ama buna rağmen örgüt üyeleri yüzbirinci yalan söylendiğinde bu yüzde yüz doğru çıkacakmış gibi ona tereddütsüz inanıyorlar. 'Yüz tanesi yalan çıktı, bu yüzbirinciye niye inanalım?' demiyorlar. Böyle bir beyin yıkanmışlığı var. Ama buna rağmen gerçekten çok ciddi sayıda itiraflar geldiğini de buradan ifade etmek isterim."
FETÖ üyeliği veya darbe teşebbüsü nedeniyle cezaevlerinde bulunanların ailelerine de seslenen Bozdağ, ailelerin evlatlarına sahip çıkması, terör örgütüyle evlatları arasına mesafe koydurmasını, terör örgütünün evlatlarını kullanmasına izin vermemesini istedi.
Bozdağ, FETÖ üyelerinin cezaevinden kaçış planlarının ortaya çıktığı yönündeki haberlerin hatırlatılması üzerine, Türkiye'de kapalı cezaevlerinde ciddi güvenlik tedbirleri bulunduğunu, iç ve dış güvenliğin üst düzeyde olduğunu, havadan gelecek saldırılara karşı da ciddi tedbirler alındığını vurguladı. Bozdağ, şu ifadeleri kullandı:
"Cezaevlerinde bir kaçış planının başarılı olma ihtimali milyonda bir, var mıdır, yok mudur onu bilmem. Öyle kolay kolay mümkün olacak bir şey değil. Çünkü onlara ilişkin tedbirlerimizi aldık. O çıkan krokinin gene bir motivasyon amaçlı örgüt planı olduğunu düşünüyorum. Yani, 3. Dünya Savaşı'nı çıkaramadılar, Türkiye'yi işgal ettiremediler, yeni darbeyi yaptıramadılar. Pek çok şey yapmak istediler, hepsi yalan çıktı. Şimdi, 'Kaçıracağız biz sizi, bir organizasyonumuz var, haberiniz olsun.' Bu maksatla yapıldığını biz düşünüyoruz. Yoksa onların öyle bir şeyi başarma şansları kesinlikle söz konusu değildir. Bunlara karşı her türlü tedbirler alınmıştır."
"İŞKENCEYE İZİN VERMEYİZ"
İşkence iddialarına da değinen Bekir Bozdağ, cezaevlerinde kesinlikle kötü muamele ve işkence bulunmadığını söyledi. Bunu söyleyenlerin, Türkiye'yi karalamak istediğini dile getiren Bozdağ, "Özellikle FETÖ ile bölücü terör örgütü PKK işbirliği içerisinde Türkiye'yi uluslararası alanda yalnızlaştırmak, aleyhine olumsuz raporlar çıkarmak için ciddi bir kampanya yürütüyor. Türkiye'den de CHP bu kampanyaya maalesef destek çıkıyor, HDP destek çıkıyor." dedi.
Bozdağ, bu kampanyaya söz konusu örgütlerin uzantıları veya sosyal medya üzerinden bu örgütlerin üyelerinin destek çıktığını ve bunu yaygınlaştırmaya çalıştıklarını da ifade ederek, şöyle konuştu:
"Çok net söylüyorum, Türkiye cezaevlerinde kötü muamele ve işkence olmasına biz asla izin vermeyiz. Eğer bir yerde varsa o yerin adını bize versinler, biz hemen üzerine gidelim. Yapılan kimse o kişinin ismini söylesinler ona da gidelim. Yapan kimse onu söylesinler onun da üzerine gidelim. Yer, zaman, nasıl olduğuna dair hiçbir bilgi vermiyorlar. 'İşkence ve kötü muamele var.' Ben diyorum ki, yabancılarla görüştüğümde, bana adres verin. Adres vermiyor. Yer verin. Yer de vermiyor. Zaman verin, ben gene bulurum, onu da vermiyor. 'Ama bu varmış' diyor. Sen benim böyle bir şey olmadığını ispat etmeme imkan vermiyorsun, varsa da cezalandırmama da imkan vermiyorsun. Ondan sonra kalkıyorsun Türkiye'yi suçluyorsun. Böyle olmaz. Bize isim verecekler, adres verecekler, yer verecekler. Biz eğer varsa gereğini yapmazsak o zaman kalkıp bizi suçlayacaklar."
"VATANDAŞ İHBAR HATTI KURDUK"
Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü bünyesinde bir birim oluşturduklarını, vatandaş ihbar hattı da kurduklarını bildiren Bozdağ, Türkiye'nin neresinde olursa olsun, böyle bir iddia varsa ihbar hattına bildirilebileceğini, ihbarın aslı varsa üzerine gidileceğini, aslı yoksa da böyle bir şey olmadığını kamuoyuna açıklayacaklarını belirtti.
Bozdağ, sürekli medya taraması da yaptırdıklarını ifade ederek, kamuoyunun bu konularda doğru bilgilendirilmesi için çalıştıklarını söyledi. Bozdağ, "Altını çizerek bir kez daha söylüyorum. Bir yerde kötü muamele ve işkence var olduğunu söyleyenler lütfen o yerin adını bize versinler, kimin yaptığını, kime, nasıl, ne zaman yapıldığını söylesinler. Eğer biz üzerine gidip gereğini yapmazsak, o zaman kalkıp Türkiye'yi suçlasınlar." diye konuştu.
İşkence ve kötü muamele suçlarında zaman aşımını AK Parti hükümetinin kaldırdığını vurgulayan Bozdağ, bu konuda kendilerine güvendikleri için böyle bir adım attıklarını anlattı.
"36 BİN CİVARINDA TUTUKLU VAR"
Adalet Bakanı Bozdağ, Türkiye genelinde FETÖ soruşturmasında tutukluların ve hakkında soruşturma devam edenlerin sayısına ilişkin soru üzerine de şu anda Türkiye cezaevlerinde yaklaşık 36 bin civarında tutuklu bulunduğunu söyledi.
Değişik meslek gruplarından kaçak durumda bulunan 92'si asker, 213'ü polis toplam 4 bin 115 kişi hakkında yakalama kararı çıkarıldığını bildiren Bozdağ, bin 222 kişi hakkında da gözaltı kararı bulunduğunu, bu kişilerle ilgili adli işlemlerin devam ettiğini kaydetti.
Bozdağ, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun (HSYK), meslekte kalmalarını uygun görmeyerek meslekten uzaklaştırdığı 3 bin 456 hakim ve savcı bulunduğunu ifade ederek, şunları söyledi:
"HSYK'nın yaptığı şey, yargının tarafsızlığı ve bağımsızlığını korumaktır. Çünkü hakimlik ve savcılık teminatı, hakimlerin görevlerini anayasanın öngördüğü temel ilkelere uygun, özgür, bağımsız, her türlü korku, endişe ve baskıdan uzak yapabilmeleri için konulmuştur. Yoksa, hakim ve savcıların terör örgütlerine üye olmaları, terör örgütleriyle iltisaklı, irtibatlı olmaları ya da terör örgütlerinin talimatları doğrultusunda yargı görevini yapmaları karşısında onların bir zırhı olarak konulmamıştır. HSYK'nın yaptığı şey esas itibarıyla Türkiye'nin hukuk devletini korumaktır. Yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığını korumaktır. Hakim ve savcılarımızın bir terör örgütü gölgesinde olduğu iddialarını ortadan kaldırmaktır. Türk yargısının bir terör örgütü tarafından rehin alınmasına izin vermemektir. Millet adına karar veren Türk yargısının milletin yargısı olma vasfını korumaktır. Bunu yapmıştır. Esasında takdir edilmesi gereken bir adım atmış, karar vermiştir."
"FETÖ ÜYELERİNDEN ÇOK SAYIDA İTİRAFÇI ÇIKTI"
Tutuklanan FETÖ üyelerinden çok sayıda itirafçı çıktığını belirten Bozdağ, terör örgütünün, "etkin pişmanlıktan siz yararlanamazsınız" diyerek, örgüt üyelerinin etkin pişman olmalarını engellemek istediğini anlattı.
Hukuk sisteminde etkin pişmanlığın silahlı terör örgütü üyeliği suçunda da uygulandığına işaret eden Bozdağ, şöyle devam etti:
"Diyelim ki çok ağır bir suç işledi, bu durumda da etkin pişmanlık olduğu zaman mahkemeler alt sınırdan ceza verebilir, bir alt cezayı verebilir. Tamamen mahkemenin takdirindedir. Onun için 'etkin pişmanlık yolunu tercih etmeyin' diyenlere hiç bir tutuklunun itibar etmemesini, etkin pişmanlığın her halükarda lehine sonuç doğuracağını bilmelerini isterim. Kendilerine duyuruyorum, bu kapı kendilerine açık, bundan istifade etsinler. Bu kapıyı kapatmak isteyen terör örgütüne inanmasınlar. Terörist başı Gülen ve adamlarının tek korkusu, bu etkin pişmanlıktan istifade edenler çoğalırsa bizim kirli yüzümüz daha fazla ortaya çıkar ve daha net herkes tarafından görülür diye endişe ediyorlar. Çözülmekten korkuyorlar. Onların korkularının müdafi olmasınlar, kendilerine ve kendi geleceklerine sahip çıksınlar."
Bozdağ, herkesin bildiği şeyleri net şekilde ortaya koyan itirafların geldiğini kaydederek, "Şimdiye kadar hiç bilinmedik şeyler söyleyenler de vardır ama hadisenin seyrini değiştirecek nitelikte değil. Ama örgütün yapısını daha iyi anlamamıza ve çözmemize yardımcı olacak nitelikte çok ciddi itirafların olduğuna dair bilgiler var. Bu nedenle bazı tahliyeler olduğuna dair bilgilerim var." diye konuştu.