Türkiye AB ilişkileri stratejiktir. İlişkilerin pozitif bir ajandayla ilerlemesi lazım . katılım müzakerlerinde bir ilerleme sağlanmazken Türkiye hakkında sürekli eleştiri yapılması siyaseten uygun bir davranış değildir.
Olağanüstü topantıya davet edilecekse terör saldırıları sonrası yapılmalıdır. 15 Temmuzdarbe girişimi sonrası AB elçilerinin hepsi meclisteydiler. Böyle anlamlı davranışlar güzeldir.
Ama Türkiye'ye karşı haksız yaklaşımları kabul etmeyiz.
Halkın oy verdiği herkese saygı duymalıyız. Seçilmişlere kanuna uyarlarsa dokunulmaz.
Seçilmişler kurumlara saygı göstermeyi öğrenmeli.
Türkiye'de dokunulmazlık belli milletvekillerine dönük olarak kapatılmadı, tüm vekiller için kaldırıldı.
Hiç bir Avrupa parlementosunda TBMM'de kullanılan ileri söylemler kullanılmıyor. Pek çok Avrupa ülkesinde bu sözlere izn verilmez.
BİR PARTİYE DÖNÜK TAVIR YOK
Bir kişinin milletvekili olarak seçildikten sonra terör faaliyeti yapması hususunda bir serbestiyet var diye bir ilke yoktur. Burada terör propagandası yapan, teröre destek veren ve ifadeye çağrıldığı halde gitmeyenler hakkında işlem yapıldı. Nitekim çoğunun dosyasına bakalım, birçoğu da serbest bırakıldı. Eğer burada bir partiye dönük hasmane bir tavır söz konusu olsaydı o zaman biz parti kapatmalara karşı olan bir parti olmazdık. Biz her zaman söyledik, 'Biz parti kapatmalara karşıyız' dedik."
Dünyanın hiç bir yerinde milletvekillerinin tutuklanması hoş görünmez. Ama bir milletvekilinin halktan aldığı iradeyi başkalarının eline teslim etmesi olmaz.
AB ÇİFTE STANDARDA SON VERMELİ
AB artık PKK konusundaki çeşitli kurumlarının çifte standartlarına bir düzen getirmelidir. Belçika'daki bir mahkemenin PKK'yı bir terör örgütü olarak tanımayan kararı doğrudan Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne saldırıdır."
Kimsenin meclisi terketmemesi lazım. Halkı ayaklanmaya çağırmak, hendekler kazmak meşru değildir.
Bugün itibariyle kırılgan bir noktadan geçiyoruz. Fasılları açalım. Hep birlikte ilerleyelim
AP'de duvarlarda asılı olan PKK'lı fotoğrafları neden kınamadınız.
FETÖ'NÜN YANINDA NAZİLER ÇIRAK KALIR
Türkiye'deki uygulama nazi dönemi uygulamalarına benzemiyor. Tarih eksikliği var . Bu durum nazilerin izlerini silme dönemi uygulamalarına benziyor. FETÖ'nün yanında Naziciler çırak kalır.
KOALİSYONUN YAPMADIĞINI TÜRKİYE YAPTI
65 ülkeli koalisyonun yapmadığını Türkiye yaptı. NATO sınırları DEAŞ'ten temizlendi.
Müzakereler kesilsin diyenler ırkçıdır. Müzakerlerin kesilmesi AB için de kayıptır.
İDAM CEZASI KONUŞULDU MU?
Gündeme geldi. Vatandaşlarımızın gösterdiği tepki için yanlış denilemez. Vatandaşların takdiri olacaktır. Demokraside nihai kararı verecek olan halktır.