Türkiye-Afrika Ekonomi ve İş Forumu açılış oturumunda konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamasından öne çıkan satır başları:
İş Forumunun Türkiye ile Afrika arasındaki ekonomik iş birliğini daha da güçlendireceğine inanıyorum. Sınırların,mesafelerin anlamını yitirdiği dünyamızın büyük bir köye dönüştüğü süreçten geçiyoruz. Ülkeler ve kıtalararası ticaret hiç olmadığı kadar canlı. Küreselleşmenin bazı ülkeler tarafından yanlış anlaşıldığına da şahit oluyoruz. Küreselleşmeyi tek tipleşme olarak algılıyorlar. Yerel farklılıkları bölgesel dinamikleri dikkate almayan hatta bunları tehdit olarak gören bir anlayış hakim. Ekonomiyi büyütmek mi istiyorsunuz. Tek çıkar yol; IMF ve Dünya Bankası'nın kredileri... Savunma Sanayinde altyapı projelerinde size çizilen sınırların ötesine geçmeniz hoş karşılanmaz. Ben böyle bir küreselleşme anlayışını modern bir kölelik düzeni olarak görüyrum.
Bu yeni modelde 2-3 asır önce ellere ayaklara vurulan prangalar şimdi zihinlerimize vuurlmak isteniyor. Özgüvenimiz törpüleniyor. Siz bilmezsiniz, siz beceeremezsiniz deniyor... Oysaki Türkiye ve Afrika'nın tarihi böyle bir sisteme direnişin tarihidir. 93 yıl önce verdiğimiz Kurtuluş Savaşı sonunda ülkemizi büyük bir itirazın üstüne kurduk. bizler ikinci sınıf insan olmaya itiraz ettik. Yer yüzünün lanetlilileri olmadığımızı söyledik. Afrikalılar tıpkı bizim gibi bedelini kanla canla ödeyerek özgürlüklerini kazandılar. Mandela gibi vizyoner liderlerin kararlı tutumları ile bugüne geldiler.
AYLAN BEBEĞE YAPTIĞINIZI ÜMRAN BEBEĞE DE YAPACAKSINIZ!
Hem Afrika ülkelerinde orta doğuda çatışmaları körükleyecek hem de mağdurlara kapıları kapatacaksınız. Şu an Batının yaptığı bu değil mi?
Bir taraftan ekonomik çıkarlarınızla Afrika ülkelerinde fakirliği kronik hale getireceksiniz bir taraftan mültecilerin Akdeniz'de boğulmalarına ses çıkarmayacaksınız Sonra da Aylan Bebeğin fotoğrafını dergilerininizin kapaklarına koyacaksınız. aynısını Ümran bebek içinde yapacaksınız. Bunları görmezden gelmemizi kimse beklemesin!
15 TEMMUZ VURGUSU
Bugün local terör örgütlerinden ziyade DEAŞ, PKK, YPG gibi bölgesel ve küresel şer şebekelerinden bahsediyoruz. Dünyada hiçbir ülke bu şer odaklarının tehditlerine karşı bağışıklık kazanmamıştır. Son yıllarda meydana gelen terör eylemleri bu gerçeği bir kez daha ortaya koymuştur.
246 vatandaşımzın şehadetine neden olan bu terör eyleminin faili FETÖ'dür. Devlete sızan bu yapı 15 Temmuz gecesi ordumuz içindeki militanları ile kanlı bir darbe girişiiminde bulundu. Bu örgütün en yaygın olduğu bir diğer yer de Afrika kıtasıdır. Yarın çok geç diyebilirsiniz. Siz kardeşlerimizi uyarıyoruz. Milletimizin demokrasisine sahip çıkması sayesinde bu teşebbüs boşa çıkarıldı. Şunu açık ve net ifade etmek isterim. Dini kavramları kullanan bu örgüt varlık gösterdiği bütün ülkeler için tehdit. 15 Temmuz gecesi hepimiz için uyarı olmuştur. Kimi dostlarımız FETÖ'nün faaliyetlerine son vermesi içn adımlar attılar. Desteklerinizin artarak sürmesini bekliyoruz. FETÖ ile mücadele hepimizin ortak mücadelesidir.
AFRİKA ÜLKELERİ İLE EKONOMİK İLİŞKİLER
Şimdiye kadar 40 Afrika ülkesi ile anlaşma imzaladık. 39 ülkede büyükelçiliklerimiz var. Amacımız süratle Afrika'nın tümünde büyükelçiliklerimizin açılmasıdır. 19 ülke yatırımların teşviki, 4 ülke ile serbest ticaret anlaşmasını imzaladık. Ayrıca DEİK bünyesinde 33 Afrika ülkesi ile iş konseyleri tesis edildi. Afrika ile ticaretimiz 15,5 milyar dolara yükseldi. Yatırımcılarımızın kıtaya olan ilgisinin arttığını görüyorum. Cumhurbaşkanlığı dönemimde 9 Afrika ülkesini ziyaret ettim. Şimdi önümüzde ziyaret edeceğim Afrika ülkeleri var. Oralarada iş adamlarımızla gideceğiz. Kalkınma yolundaki ülkelerin meselelerine öncelik veriyoruz. Sahra altı Afrika ülkelerine kalkınma yardımı sağladık. Bölgede yatırımlarımızın doğrudan toplam değer 3,9 milyar dolar.