Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. Nihat Zeybekci, Başbakan Binali Yıldırım'ın bankacılık sektörüyle ilgili açıklamalarının sorulması üzerine, “Hafta sonu Afyon'da gerçekleşen istişare toplantıları sırasında ortaya attığı konuya yönelik, kendi ellerinde buna yönelik bilgiler, şikayetler var. Bazı şirketlerin finans anlamında hassasiyet yaşadığı bir dönemde bazı bankaların o firmalarla arka kapıdan başka pazarlıklar yaptığını biliyoruz. Faizleri çok üst seviyelere çıkararak, bankacılığa yakışmayan, tefeci mantığı ile insanların zayıf anlarında onların zafiyetlerinden faydalanma şeklinde bir yaklaşım içinde olabildiklerini duyduk ve görüyoruz. Bunun gereği yapılır, hem de şiddetli bir şekilde yapılır. Bunu yapabilecek olan bankaları denetlemekle ilgili bağımsız kurullar var. Hükümet olarak da böyle bir şeye asla müsaade etmeyiz. Ticari hayatımızdaki şirketlere de böyle bir müdahaleyi asla uygun görmeyiz' diye konuştu.
MERKEZ BANKASI
'Dolar TL kurunun mevcut seviyesi TCMB'nin faiz indirimlerine alan oluşturur mu' şeklindeki soru üzerine Zeybekci şunları kaydetti:
'TCMB'nin bu ay faizi indirme yolunda adım atmaması, bu yönde indirimlerin sonu geldiği yönünde de algılanmamalı. Gerek enflasyonda, gerek ekonomide olumlu yöndeki gelişmeleri destekleyici bir şekilde
TCMB'nin politikalarında hala bir alanın, mesafenin olduğunu düşünüyorum. Bundan sonra yapısal reformlarla, ekonomideki önemli gelişmelerle, büyümenin artmasıyla, enflasyonun düşmesiyle TCMB'nin
yeni adımlar yönünde de eline yeni enstrümanlar, yeni bir alan oluşacağına da inanıyorum'
DÖVİZ KURLARI
Zeybekci, döviz kurlarıyla ilgili konunun önemli olduğunu, TL'nin değer kaybını önemsemediklerini söylemenin yanlış olacağını belirterek, “Kurların istikrar içinde hareket etmesi bizim için endişe edilmeyecek bir durum. Ekstra hareketler içinde olması, spekülatif amaçlı bazı oyunların oynanması bizi üzer. Endişe ettirir demeyeceğim. Çünkü Türk ekonomisinin kamu borçlanma yapısının, bankalarımızdaki varlıkların, Türkiye'deki özel sektörün kısa vadeli borçlarına baktığımız zaman açıkça altını söylediğim konu Türk Türkiye'nin yurtdışı borçları ile ilgili mükellefiyetlerini yerine getirme ile ilgili Türkiye'nin yurtdışı borçları ile ilgili, bu mükellefiyetlerini yerine getirme, bunları karşılama anlamında bir zafiyeti yoktur, bir hassasiyeti yoktur. Bu mükellefiyetlerini yerine getirebilecek, bunları karşılayabilecek, kısa vadeli borçlarını, gerek kamu gerek özel anlamında karşılayabilecek varlıkları, herkesin gördüğü, tüm bankacılık sisteminin, finans siteminin rahatlıkla gördüğü, okuyabildiği varlıkları fazlasıyla vardır. Onun için böyle kurla ilgili endişe veya böyle bir şeyden dolayı açığı olmalı ki insanın, bundan spekülatif yaklaşımlara ortam hazırlanmalı. Böyle bir ortam yok. Onun için Türk lirasının değer kaybı ile ilgili yaşanan şey diğer tüm para birimlerinin, euronun 1.08'lere geldiğini görüyoruz. Aşağı yönlü hareket olur mu? Genel anlamda tüm dünyadaki kurların, euro dahil, dolar endeksini oluşturan, Japon yeni gibi para birimleri dahi, Türk lirasında bunlara uygun şekilde hareket ediyor' diye konuştu.
FED FAİZ KARARLARI
Bakan Zeybekci, ABD Merkez Bankası FED'in faiz kararları ile ilgili de değerlendirmelerde bulunarak, “Diğer taraftan Amerika'daki bu faiz 3 yıldan beri dünya ekonomisi üzerinde sanki dalga geçer gibi faiz bugün mü artacak, yarın mı artacak? Artırmaları Amerikan ekonomisi için sürdürülebilir değil. Doların daha fazla değerlenmesine yol açacak bir adımdır. Milli gelirinin yüzde 20'sini dış ticaretten sağlayan Amerikan ekonomisi aşırı değerli bir doları kendi zararına olduğunu açıkça söylüyor. O anlamda faiz artışı yapamayacaklar.
Yapsalar bile bu çok minimal bir seviyede olacaktır. Amerikan dolarının değerini artırıcı adımlar sürdürülebilir değildir. Faiz artırımı ile ilgili de, dünya ekonomisinde bir hareketlenme olmadan, Avrupa Birliği'nde, Japonya'da, dünyanın diğer coğrafyalarında büyümede bir hareketlenme olmadan, topyekun bir yukarıya doğru hareket olmadan Amerikan ekonomisindeki göreceli yukarı gidişlerden kaynaklanan bir faiz artırımına gidiyorum demesi sürdürülebilir, uzun vadeli değildir. Ben önümüzdeki dönemle ilgili dünyada paranın bol olacağını, finans imkanlarının son derece bol olacağını, kur veya faizle ilgili, para maliyetleri ile ilgilide bunun aşağı seviyelerde olacağını ve Türkiye'nin avantajına olacağını inanıyorum' şeklinde konuştu.