Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM)'nde yeni yasama yılı Atatürk Anıtı'ndaki törenle başladı. TBMM'nin 26'ncı Dönem 2'nciYasama Yılı, Atatürk Anıtı'na düzenlenen törenle başladı. TBMM Başkanı İsmail Kahraman, Başkanlık Divanı üyeleri ve milletvekillerinin katılımıyla Atatürk Anıtı'na çelenk konulmasının ardından saygı duruşunda bulunuldu. Anıt'taki tören İstiklal Marşı'nın okunmasıyla sona erdi.
TBMM Genel Kurulu, saat 15.00'de Meclis Başkanı Kahraman başkanlığında toplandı. Kahraman, sunuş konuşmasının ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı Genel Kurula davet etti.
İşte Erdoğan'ın konuşmasından satır başları:
TBMM'nin birçok dönüm noktası vardır. 15 Temmuz gecesinin Meclisimizin için çok önemli bir yer olacaktır.
Darbe gecesi o gün burada dik bir bir duruş gerçekleştiren milletvekillerimizi tebrik ediyorum.
Bu onurlu duruşun neticesi savaş uçaklarıyla bombalanması, ve tanklarla kuşatıldı. 241 şehidimiz, polisimiz, askerimiz ve 2194 gazimiz tarihimizin altın harflerle geçmiştir.
Demokrasi nöbetinde 29 gün sabahlayan on milyonlarca vatandaşımıza borcumuzu asla ödeyemeyiz.
Türk milleti dünyaya bir özgürlük ve demokrasi dersi vermiştir. Aziz Türk milletiyle ne kadar iftihar etsek azdır. Bu Meclis'te bulunan vekillerin bu millete bir can borcu olduğunu unutmayalım.
Bu yüzden daha çok çalışacağız. Şehit yakınlarına her türlü destek verildi ve verilecek. Bir kez daha altını çizerek 15 Temmuz'u asla unutmamalı ve unutturmamalıyız.
Bu uğurda aksayan ve duraksayan herkese şehitlerimizin fotoğraflarına bakın. O gece çekilen görüntüleri izleyin. 15 Temmuz darbesini engelleyenlerin ne statüsü, ne maddi varlığı vardı. Böyle şehadete koştular.
O gece milyonlar tek devlet, tek millet, tek vatan ve tek bayrak için ölüm kusan silahların üzerine yürüdüler.
15 Temmuz'da yaşananları oyun, tiyatro diyerek küçümseyenler oldu. Her kim 15 Temmuz'a amasız, lakinsiz lanetleyemiyorsa o da darbe destekçisidir.
YeniKapı'da sergilenen tutumundan dolayı tüm katılanlara bir kez daha teşekkür ediyorum. Yenikapı ruhunun titizlikle korunmalı.
Düşünce farklılıklarımız olacaktır. Temel konularda birlik ve beraberliğimizi korumalıyız.
Fırat Kalkanı operasyonuyla Suriye'de DAEŞ'i temizledik. PKK terör örgütünün kitle eylemlerine 10'da bire düşmüştür. Bölge insanı bu örgütle bağını kurtarmıştır. Bölücü örgütün tahribatını düzeltmek ve şehirleri yeniden imar edeceğiz.
Tüm terör örgütlerine hep birlikte karşı koymalıyız. Ülkemizi geleceğe hazırlamalıyız. Kendi projelerimizi hayata geçirmeseydik, 90'lardaki seviyede kalsaydık hiçbir sorunu çözemezdik.
2023 hedeflerine ulaşmamız için sizlere büyük görev düşüyor. Yeni bir anayasayı süratle hayata geçirmeliyiz.
Tüzük çalışmalarını destekleyeceğimi söylemeliyim.
Cumhurbaşkanlığı makamı için söylentilerin de bir an önce kapanmalı. Bir de bunu seçimle iş başına gelmiş vekillerin söylemesi çok daha olmaz bir iş. Bu konunun kapandığını düşünüyorum.
DAEŞ kullanışlı bir malzemeden ibarettir. Türkiye'nin Suriye'deki çabası vicdan sahibi herkes tarafından takdir edilmektedir.
Fırat Kalkanı harekatı Suriye'deki terör örgütlerine karşı başlattığımız meşru bir harekettir.
Suriye toprakları güvenli hale geldikçe mülteci sorunu çözülecektir. Suriye'de hedefimiz terör koridoruna asla izin vermeyiz. Musul'da şii milisler ve PKK uzantılarıyla bir oyun oynamaktadır.
Türkiye olarak masanın dışında olamayız. 911 km sınırı olan Türkiye. Oradaki ülkeler sonuç belirlemek istiyorlar. Eğer orada işi çözemezsek terör sorununu bitiremeyiz.
ABD'nin bize karşı ikircikli tutumunu görüyoruz. ABD'nin Suudi Arabistan'a dava açılmasını sağlayan 11 Eylül yasasının onaylanması talihsizliktir.
İran'la ortak alanlarımızı ön plana çıkartacağız. Ekim ayı için AB ilişkileri için önemli bir aydır. 60 yıllık süreçte Türkiye hep veren taraf olmuştur. Artık bundan sonra kendileri bilir.
Lafı döndürüp, dolaştırmanın anlamı yoktur. Bizim hukukla, reformla bir sorunumuz yok. Biz bunları AB için de yapmıyoruz. Bizim vatandaşımız bunları hak ediyor. AB'ye diyorum bu oyunun da sonuna geldik. Bunu bilsinler. AB bizi oyalayamaz.
Türkiye'nin önünü kesemeyenler ekonomi kozunu öne koyuyorlar. 15 Temmuz'da iradesine sahip çıkan milletimiz ekonomisine de sahip çıktı. 16 Temmuz'da 2.5 milyar dolar bozdurdu ve piyasaya TL sürdü.