Güvenlik politikaları uzmanı ve Özel Kuvvetler eski subayı Mete Yarar, FETÖ darbe girişiminin başarılı olması durumunda 16 Temmuz günü Türkiye'yi nelerin beklediğini analiz etti. Yarar, üzerinden iki ay geçen 15 Temmuz darbe girişimi ve gelişmelerini Sözcü'ye değerlendirerek şunları söyledi:
NELER OLABİLİRDİ?
En korkutucu olan, iç savaş çıkmasıydı. Polis ve askerin ikiye bölünmesi, darbe girişimini destekleyenler ile karşısında olanların çatışması, halkın sokağa dökülmesi olasılıklar arasındaydı. O gece tanklara karşı organize olmamış insanların direnişini gördük. Darbe girişimi sabaha karşı 03.00'de yapılsa, bu direnç ertesi gün yine olurdu. O gece kanunsuz emri dinlemeyen askerin büyük bölümü, ertesi gün halkla birlikte direniş gösterir, ama çok daha fazla kan dökülürdü.
1 NUMARA KİM?
Yurt içinde darbe girişiminin bir numarasının kim olduğu henüz ortaya çıkmış değil. Darbeyi saat 03.00 yerine 21.00'e alma emrini kim verdiyse, 1 numara odur. Savcılar tüm şüphelilere şu soruyu sormalı. Saat 21.00'de ‘darbe girişimi başlasın' diye, emri kim verdi. Girişimi kim öne çekti? Bu sorunun net cevabı bulunursa, 1 numara da bulunur. Ama gözardı etmeyelim,1 numara Türk olmayabilir.
CUNTA VE DARBE
15 Temmuz cuntacıların darbe girişimiydi. Emir komuta içinde yapılan bir olay değildi. Cuntacıların girişimi ile darbeyi ayırmak lazım. ‘O gece neden siyasetçiler, Başbakan, bakanlar enterne edilmedi. 12 Eylül'de önce siyasiler alınmadı mı?' diye soruluyor. Çünkü bu cunta hareketi ve cuntanın hedefi öncelikle Genelkurmay karargahını ele geçirmektir, siyaset 2. plandadır. Cunta da bunu yaptı.