İstanbul Üsküdar’daki Mimar Sinan’a ait 450 yıllık Atik Valide Külliyesi’nin dibine beton atılarak öğrenci yurdu inşa ediliyor. Yeni inşaatın kalıpları tarihi binanın duvarlarına yaslandı. İnşaat tabelasında 16.11.2013 tarihinde Koruma Kurulu’ndan izin alındığı gösteriliyor. İstanbul Vakıflar 2'nci Bölge Müdürlüğü işveren olarak görülürken, yüklenici firma olarak da Atik Valid İlim ve Hizmet Vakfı'nın ismi geçiyor. Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından 1 milyon 216 bin 800 liraya restorasyon adı altında ihale edilen inşaat 2 kat bodrum ve üstü 2.5 kat olacak.
KAÇAK KURAN KURSUYDU
Vakıflar Genel Müdürlüğü ihale ekspertiz raporuna göre bu alanda daha önce kaçak Kuran kursu varmış. Tarihi binaya bitişik yükselen inşaat projesine göre ikinci bodrum katında sığınak, mescit, depolar ve çamaşırhane yer alıyor. Birinci bodrum katında kazan dairesi, yemekhane, toplantı odası, tuvaletler bulunuyor. Zemin katta yurt müdürü ve idareci odaları bulunurken, 1 ve 2'nci katta yatak odaları, etütlük, belletmen odası duş ve lavabo bölümleri görülüyor. Çatı arasında ise toplantı odası, yatak odaları, mutfak ve duşlar bulunuyor.
Zemin büyüklüğü 459 metrekare olan arsaya yaklaşık 4 emsalle 1.872 metrekare kapalı alan inşa ediliyor. Bodrum katları emsal dışında tutuldu. Tarihi binanın duvarlarına yaslanan kalıplar görenleri hayrete düşürüyor. Yaklaşık 6 metre hafriyat yapılarak beton temel atıldı. 2863 sayılı Kültür Varlıklarını Koruma Yasası’na göre tescilli binalara bitişik ve daha yüksek boyutta bina yapılamıyor.
ŞİFAHANEYİ RESTORE ETMİŞLERDİ
Aralık ayı başında Mimar Sinan’ın bilinen son yapıtı Atik Valide Külliyesi’nin şifahanesi restorasyon adı altında camla kaplanmıştı. Fatih Sultan Mehmet Üniversitesi’ne devredilen yapıyla ilgili yeni bir düzenleme yapılmamış, tarihi bina restorasyon rezaleti ile karşı karşıya kalmıştı.
İNŞAATA TEPKİ
Görgüsüzlük nereden geliyor
Prof. Dr. İlber Ortaylı (Galatasaray Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi): ‘‘450 yıllık Atik Valide Külliyesi’nin dibine apartman yapılmasına nasıl izin verilir, bu görgüsüzlük nereden geliyor? Böyle restorasyon olur mu? Mimar Sinan’a da saygıları kalmadı. O eserin etrafı boş olmalı. Külliyenin uzağındaki binaların bile boyu daha alçakta yapılmalı. Eserin silueti etkilenmemeli. Büyük rezalet.’’
Mimar Sinan'a hakaret
Prof. Dr. Gül Akdeniz (Yıldız Teknik Üniversitesi Mimarlık Tarihi Anabilim Dalı Başkanı): ‘‘Tescilli yapının çevresine bile yapamazsınız. Dibini kazıp beton atmak kabul edilemez bir durum. Mimar Sinan’a hakaret. Daha önce de cam cephe koyarak gelenekleri bozmuşlardı. Bizleri kurullardan uzaklaştırdılar. Çünkü bu projelere onay vermiyorduk. Diplomalı adamlar rezaleti bunun adı. Türk toplumu her kesimiyle tarihe ve tarihi eserlere önem vermiyor. Gerçek bu."
Çevre Kültür Değerlerini Koruma ve Tanıtma Vakfı Başkanı Prof. Dr. Metin Sözen de kamuya verilen izinlerle ilgili resmi süreci başlattıklarını söyledi. (Ömer Erbil/Hürriyet)