Yazdır
Burgan Bank, hızlı büyüme planları yapıyor. Hedef orta ölçekli bankalar arasında öne çıkmak. Kuveytli ana ortak son 15 ayda bankanın sermayesini 750 milyon TL artırdı. Genel Müdür Murat Dinç, "Bugüne kadar kurumsal ve ticari bankacılıkla büyüdük. Şimdi bireysel için yatırım yapıyoruz" diyor...
Türkiye'de sahipliği en çok değişen bankalardan biri kuşkusuz Burgan Bank... Yaklaşık 23 yıl önce İbrahim Betil tarafından Bank Ekspres adıyla kurulan banka art arda el değiş¬tirerek önce Tekfenbank, ardından Eurobank Tekfen ve üç yıl önce de Burgan Bank adını aldı. Tabii her seferinde sahiplik ve ortaklık yapısı değişti.
2012 yılının son günlerinde Kuveyt merkezli Burgan Bank Grubu tarafından satın alınan banka aradan geçen sürede Türkiye'deki stratejilerini oturtup ciddi bir yapılanmaya gitti. 2014 başında bankada genel müdürlük koltuğuna oturan Murat Dinç, bu süreçte yaşananları, "Son iki yılda sektörün üzerinde büyüdük. Ancak biz bu büyümeleri kurumsal ve ticari bankacılıkla yaptık" diye özetliyor. Bugünlerde yeni sürprizlerin hazırlığını yapan Burgan Bank'ın Genel Müdürü Murat Dinç, Para Dergisi'ne bankanın kısa ve orta vadeli planlarını ve stratejilerini anlattı...
Burgan Bank son üç yıllık süreçte neler yaptı?
Burgan Group, Eurobank Tekfen olarak faaliyet gösteren bu bankayı yaklaşık üç sene önce satın aldı. İlk sene tanıma ile geçti. Sonra yönetim değişti. Ben de yaklaşık iki sene önce bankaya geldim. Mevcut ekipteki arkadaşları tutarak yeni bir iş planı yaptık. 2014-2015 döneminde sektörün çok üzerinde büyümeler gerçekleştirip faaliyetimizi ciddi anlamda genişlettik. Ancak biz bu büyümeleri ticari ve kurumsal bankacılıkta yaptık. Kurumsal ve ticari bankacılık bizim DNA'mızda var. Dolayısıyla bu bizim rekabet alanımız ve burada büyümeye devam edeceğiz. Bu süreçte mevduat tarafında büyük mevduatlarla büyüdük. Böylece bilançomuzu büyüttük. Rakamlara baktığımızda, bu dönemde bankanın krediler tarafı iki kat, mevduat tarafı iki katın üzerinde büyüdü. Yani son iki senedir sektörün çok üzerinde büyüdük. Karlılığımız ise artarak devam etti.
Bugüne kadar sessiz kaldınız. Önümüzdeki dönem nasıl bir strateji izleyeceksiniz?
Çok reklam veren bir banka değiliz. Çünkü bireysel bankacılıkta veya tüketici kredilerinde çok aktif bir oyuncu değiliz. Ancak biz bu alanlara çok ciddi yatırımlar yapmaya başladık. Örneğin, son 1-1,5 yıl-dır bankada yeni bir bireysel krediler departmanı kurduk. Geçen sene bireysel kredilere skoring yatırımları yaptık. Yine bu kapsamda online, mobil ve internet bankacılığına ciddi yatırımlar yapıyoruz. Bunlar hazır olduğunda bireysel bankacılıkta da olacağız. Çok iddialı olmak zor çünkü rakipler ve büyük bankalar çok ilerideler. Ama bu alanlarda da kendimize müşteri adedi ve verdiğimiz hizmetler açısından bir değer yaratmak istiyoruz.
Bu yıl sizi bireysel bankacılık yaparken görecek miyiz?
Bu sene için bireyselde çok iddialı hedeflerimiz yok çünkü yatırımlar halen devam ediyor. Bu seneye biraz yaptığımız yatırımları test etme senesi olarak bakıyoruz. Ama orada daha uzun vadede daha büyük adetlerle çalışacağız.
IT için ne kadar bir bütçe ayırdınız?
IT yatırımı çok büyük paralar değil, asıl reklam tarafı büyük yatırım. O konuda piyasaları takip edip ona göre karar vereceğiz. Çünkü internetten mevduat toplayan online bir şube kurduğunuzda, bunun IT yatırımı birkaç yüz bin dolar civarında bir maliyetle çözülebilir. Ama tanıtımına yönelik yaptığınız reklam harcamaları 10-15 milyon TL'ye varabilir. Burada önemli olan o günkü piyasa koşullan. Bizim o zaman ne kadar o işte büyümek isteyeceğimizle alakalı.
Mevduata yüksek faiz uygulayan bir bankasınız. Bunu tanıtım amaçlı mı yapıyorsunuz?
Biz küçük mevduata büyük mevduattan daha fazla faiz oranı veriyoruz. Çünkü müşteri sayısını artırmak istiyoruz. Amacımız mevduatı artırmaktan ziyade müşteri sayımızı artırmak. Çünkü fonlama imkan¬larımız çok geniş. Hem ana ortağımızdan, hem finansal piyasalardan, hem de kurumsal ticari müşterilerden ciddi fon bulabiliyoruz. Bizim için 100 milyon TL'lik mevduatın maliyeti 250 bin TL'lik mevduattan daha ucuz. Çünkü küçük mevduatlar daha kalıcı. Adam bize 5 milyon TL mevduatla geldiğinde o mevduata biraz az faiz aldığında parasını başka bankaya götürüyor. Oysa ki 250 veya 500 bin TL hatta 1 milyon TL'ler size geldiğinde iyi hizmet aldı mı bir daha sizden gitmiyor. Ama piyasadaki en yüksek mevduat faizini veren banka olmadık, olmayacağız da.
Şubeleşme politikanız nedir?
Son dönemde çok ciddi mevduat şubeleri açtık. Ama bu konudaki ana stratejimiz, çok iyi bir lokasyon ve çok iyi bir şube müdürü bulduğumuzda şube açma fırsatını kaçırmamak. Bunun dışında verimli olmayan şubeleri kapatıp onun yerine daha verimli olabilecek lokasyonlarda şubeler açıyoruz. Halen 17 ilde toplam 51 şubemiz var.
Yeni dönemde neler hedefliyorsunuz?
Öncelikle reklam yatırımı ile kendimizi göstereceğiz. Teknolojiye zaten ciddi para aktarıyoruz. Bizim ana ortağımız da buraya çok uzun vadeli bakıyor. 6-7 ay önce bu binaya taşındık. 18 bin metrekarelik binaya bütün grup şirketlerimizi topladık. Sıfırdan yepyeni bir veri merkezi yaptık. Bu yatırımlar bankayı en az 4-5 sene taşır. İnsan kaynağına da ciddi yatırım yapıyoruz.
Ana ortağınızın Türkiye'ye bakışı nasıl?
Ana ortağımız son 15 aylık dönemde bankanın sermayesini toplam 750 milyon TL artırdı. Bu arada, Burgan Türkiye, Burgan Group'un Arapça konuşulmayan bir ülkeye yaptığı ilk yatırım. Ayrıca Burgan Bank ismini de tüm iştirakleri içinde sadece Türkiye'ye vermiş vaziyette. Yüzde 99.9 hissesi olan tek iştiraki de yine Türkiye. Dolayısıyla buraya çok ciddi önem veriyorlar. Kuveyt'teki banka bazen dolar bazında yüzde 10 bazen 14'lere varan sermaye karlılığı ile çalışıyor. Ve onu da genellikle iştiraklerine enjekte ediyor, iştirakleri üzerinden büyümeyi hedefliyor. Bu noktada en çok sermayeyi biz alıyoruz. Biz sadece Türkiye'de değil Burgan'ın aktif olduğu ülkelerde de iş yaratıyoruz. Örneğin, taahhüt sek¬töründe çok aktif bir bankayız. Türk taahhüt sektörünün özellikle Kuzey Afrika, Körfez ve Ortadoğu ülkelerinde yaptığı iş¬lerde ciddi pay alıyoruz. Cezayir'de bir mü¬teahhit iş aldığında ilk aradığı banka biziz. Müteahhitlerimiz özellikle teminat mektuplarını bizden almayı tercih ediyor.
Türkiye'ye dışardan yatırımcı ilgisi nasıl?
Yatırımcılar Türkiye'ye güveniyorlar. Örneğin, sendikasyon kredimizi yenilemek için uluslararası bankalarla konuşuyoruz. Geçen seneye göre daha büyük bir ilgi ve alaka var. Geçen sene sendikasyonumuza Körfez, Ortadoğu ağırlıklı katılım olurken, bu sene Avrupa'dan da ilgi var. ilgi olunca biz de faizi biraz daha aşağı çekelim diyoruz.
Peki Körfez ülkelerinin ilgisi nasıl?
Körfez'den Türkiye'ye her zaman talep var. Yaşadığımız devalüasyon nedeniyle Türkiye yavaş yavaş ucuz kalmaya başladı. Özellikle bizim borsamızın gelişmekte olan ülkeler içerisinde fiyat/kazanç oram oldukça makul yerlere geldi. Eğer ülkede majör şeyler yaşanmazsa yatırım akar.
BAŞVURULARIMIZI YAPTIK
Burgan Group'un Türkiye'de kısa vadede iki farklı alana daha yatırım yapacağını söyleyen Burgan Bank Genel Müdürü Murat Dinç, şu bilgiyi veriyor: "Kısa süre içinde bir faktoring şirketi açacağız. İzin için başvuruda bulunduk. İzin alır almaz şirketi yapılandırmaya çalışacağız. Önümüzdeki dönem grubun Türkiye'de bir sigorta yatırımı olabilir. Şimdilik hayat dışı branşta düşünüyorlar. Sonra devamına bakılır. Biz de bir parçası olabiliriz. Onun da görüşmeleri devam ediyor."
"HEDEFİMİZ ORTA ÖLÇEKLİ BANKA LİGİ”
Burgan Bank'ın Türkiye'de büyüme hedefi olduğunu açıklayan Murat Dinç, bankanın orta vadeli planlarını şöyle özetliyor: "Genelde stratejilerimizi kısa vadeli yapıyoruz. Ama gittiğimiz istikamet belli. Önümüzdeki 3-5 yıl içerisinde orta ölçeğin altında bir yerlerde olmak istiyoruz. Orta ölçekten kastım nedir? HSBC, ING, Denizbank, TEB, Finansbank'ın oralara bir yerlere yerleşmek istiyoruz. Böyle bir hedefimiz var. Bunu Ana ortağımızın sermaye taahhütleri bunu başarmamıza imkan veriyor. Bu hedefe ulaşmak için her sene sektörün üzerinde bir büyüme yakalamak istiyoruz. Ayrıca belli bölgelere konsantre olan bir banka olmayı hedefliyoruz. Önümüzdeki dönemde bir ile gidip şube açacağımıza, bulunduğumuz yerlerde bir şube daha açmayı tercih edeceğiz."(Esin Çetinel/Para Dergisi)