Yazdır
AK Parti'de Binali Yıldırım'ın tek genel başkan adayı olarak açıklanması sonrası Binali Yıldırım'ın oluşturacağı yeni bakanlar kurulunun oluşturulması süreci başlayacak. Habertürk yazarı Abdurrahman Yıldırım, bugünkü köşesinde yeni hükümetten dolar kurunun nasıl etkileneceğini yazdı.
İşte Yıldırım'ın o yazısı:
Üç haftalık başbakanlık belirsizliği dönemi sona erdi. Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan olacak. Belirsizliğin bitmesi için ille de pazar günü yapılacak kongreyi beklemenin anlamı yok. Çünkü başka aday çıkmayacak. Herhangi bir sürpriz de yok.
-Binali Yıldırım en uzun süreyle AK Parti hükümetlerinde görev yapan ve aynı zamanda en icracı bakan. Hemen hemen bütün büyük projelerde onun imzası var. Ulaştırmadan geldiğinden bütün büyük projeler kendi bakanlığının görev alanında. Bu nedenle kendisini “Türkiye’yi doğudan, batıya kuzeyden güneye, karadan, denizden ve havadan bağlayan adam” diye takdim edenler var. Parti içi başkanlık yoklamasında da yüzde 80’le öne çıktı. 2014 Ağustos’unda da yapılan eğilim yoklamasında yine öndeydi. Dolayısıyla parti içi desteğini kaybetmeyen, hatta zaman içinde artıran çizgi ortaya koyuyor.
MESAFE AÇIKLAMASI KRİTİK ÖNEMDE
-Kendini muhafazakâr olarak tanımlayan bir partinin ikide bir genel başkanını değiştirmesi pek beklenmez. Yeni ve üçüncü genel başkanla AK Parti, eğer yapılacaksa referanduma, 2019 yerel seçimlerine, 2019 genel seçimlerine, 2019 Cumhurbaşkanlığı seçimine, hatta Meclis’te sandalye sayısı şu veya bu nedenle azalırsa ara seçime gidecek. Böylesine yoğun seçim sürecine girilirken genel başkan değiştirmek riskli olabilir. “Dere geçilirken at değiştirilmez” derler. Dolayısıyla Cumhurbaşkanı’nın en rahat çalışabileceği ama partiyi de kucaklayan birisinin genel başkan seçilmesi idealdi. 2019 seçimlerine kadar bir daha parti genel başkanı değiştirmek durumunda kalmamak için en ideal ismin seçilmesi gerekiyordu. Bu nedenle sürprize yer bırakılmadı.
-Binali Yıldırım’ın adaylık açıklamasını AK Parti sözcüsü Ömer Çelik yaparken, parti ile kurucu başkan Cumhurbaşkanı arasındaki ilişkiyi de netleştirdi. “Sayın Cumhurbaşkanı’mızla, kurucu genel başkanımızla AK Parti kadroları arasında bir milim bile mesafe yoktur.”
-Binali Yıldırım yaptığı kısa konuşmada gelecek dönemin ipuçlarını iki cümleyle verdi. Bunlardan biri “Büyük Türkiye hedeflerine ulaşmak.” Büyümeci bir yaklaşımla büyük projelerin inşasına aynen devam etmek demek bu.
-İkinci mesajı da “Milletimizin içi rahat olsun, bu terör belasını Türkiye’nin gündeminden çıkartacağız” oldu. Ve bu toplantı sonrasında da Yıldırım’ın Diyarbakır’a gideceği açıklandı.
-Büyük projelere devam etmek her şeyden önce finansmanı gerektiriyor. Bu da ekonomiyi iyi bir şekilde çekip çevirmeyle mümkün. Burada da Berat Albayrak genç ve dinamik bir alternatif olarak duruyor. Naci Ağbal da duruşu ile bürokrasiyi çekip çevirebilecek gibi görünüm veriyor. Durumu daha net Bakanlar Kurulu listesi açıklandığında göreceğiz. Ama yeni dönemin yeni başkanının sadece iki alandan söz etmesini, ekonominin ihmal edileceğine yormak çok yanlış olur. Aksine geçmiş yıllar bize gösteriyor ki, AK Parti hükümetlerinin en sağlam götürdükleri konuların başında ekonomi geliyor.
-AK Parti hükümeti yeni liderlikle yeni dönemde yeni açılımlar da yapabilir. Özellikle en çok ihtiyaç duyulan dış politika alanında yeni yaklaşımları gördüğümüz ölçüde, ekonomik sorunları da hafifletmiş olacağız.
-Giderek azalmakta olan doğrudan sermaye girişleri ve artmakta olan sermaye çıkışlarının dengelenmesi ve ekonomiye uzun vadede kalıcı bir hasar vermemesi gerekiyor. Bunun için, yeni finansman kanalları bulunması da, yeni dönemde mutlaka denenecektir
YENİ HÜKÜMET KURU DÜŞÜRÜR
SORU: Yeni başbakan belli olduğundan ve gelecek hafta da yeni hükümet kurulacağından dolarda son 3 haftada görülen değer artışı yerini gerilemeye bırakır mı?
CEVAP: Mayısta gelişen paralar yüzde 4, TL ise yüzde 6.5 düştü. Normalde dolar içeriden kaynaklı 2.5 puanlık artışını geri verebilir ve diğer paralarla aynı seviyeye gelebilir.
SONUÇ: “Gelecek gün geçmiş günün öğrencisidir.” Latince özdeyiş