Kentsel Dönüşüm Yasası kapsamında çalışmaların sürdüğü Bağdat Caddesi adeta şantiye alanı. Deprem riski taşıdığı belirlenen binaların yıkım işlemleri sürerken, bir yandan da peşi sıra yeni binalar yükseliyor. Aynı sokakta yan yana birkaç inşaat birden başlanması semt sakinlerinin tepkisine neden oluyor.
Caddede, hafriyat kamyonları ve iş makinelerinin oluşturduğu yoğunluğa beton mikserlerinin de katılımı bölgeyi adeta yaşanmaz hale getirmiş durumda. Bağdat Caddesi’nde eski, huzurlu ve sakin günlerin yerini, hafriyat kamyonlarının bitmek bilmeyen seferleriyle oluşan keşmekeş almış. Cadde sakinleri, hem şantiyelerden hem de kentsel dönüşümle birlikte artan kiralardan yakınıyor.
Kiralar 3 katına çıktı
Artan kiralardan ve kirlilikten yakınan Dilek Bayramoğlu, “Bağdat Caddesi’nin sahil tarafındaki bir eve bin 500 TL verirken şimdi bu kira 3 bin 300 TL’ye çıktı. Caddede yürümek artık imkansız. Her yer toz ve çamur içinde, geceleri inşaatlardan gelen gürültüden uyuyamıyoruz” diyor.
Caddede çiçekçilik yapan Gül Bükenler ise “Kamyonlar çok hızlı geçiyor. Bizi ezecekler diye korkuyoruz. 40 yıldır burda çalışıyorum işler hiç bu kadar kötü olmamıştı” diye konuştu.
Caddenin ara sokağında sebze tezgâhı açan Kazım Çelik de 25 senedir aynı yerde satış yaptığını ama son 2 senedir işlerinin çok kötü olduğunu söylüyor.
‘Nüfus yüzde 40 artacak’
Bağdat Caddesi’nde gerçek anlamda kentsel dönüşüm yapılmadığını ifade eden İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı Nusret Suna’ın görüşü ise şöyle:
“Kentsel dönüşüm şehrin uç noktalarında Adalar halinde yapılmalı eğer yeni yapılacak binanın güçlendirme maliyeti yüzde 45’i geçiyorsa yıkıp yeniden yapmak doğru olabilir ama altındaysa güçlendirme çalışması yapmak doğrudur. Alt yapısı yapılmadan 10 haneli bir binayı müteahhitler 14 haneye çıkararak ileride nüfusun yüzde 40 oranında artmasına sebep oluyor. Bu da birçok sorunu beraberinde getirecek.”
‘Rezerv bölge olmalı’
Şehir Plancıları Odası İstanbul Şube Başkanı Tayfun Kahraman da, “Kentsel dönüşüm Bağdat Caddesi gibi alanlarda etaplar halinde yapılmalı. Rezerv bölge yapıldıktan sonra insanlar buralara taşınarak eksiksiz bir kentsel dönüşüm yapılmalı” diye konuştu. (Milliyet / Burak Dursun)