Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, çiftçilere yönelik bu desteğin, “Hadi gel köyümüze geri dönelim” projesinin en önemli paketlerinden biri olacağını söyledi. Hürriyet’in sorularını yanıtlayan Çelik, şu mesajları verdi: “Devlet madem bu hibeyi verecek; banka bunu vatandaşın öz sermayesi kabul edip vatandaşa kredi verecek. Hibe ve kredi ile oluşacak destek politikası, yakından takip edilecek. TİGEM damızlıkları verecek ve bu hayvanları Hayvancılık Genel Müdürlüğü ile birlikte takip edecekler. İşletme bazlı sorumluluk getirdik. Kredilerin nerede kullanıldığı takip edilecek. Bu entegre bir sistem ve bu sistemle ilgili projemizin adı ‘Hadi Gel Köyümüze Geri Dönelim’... Slogan olarak değil, içeriği hibe kredi desteği gibi somut paketlerle doldurularak hayata geçirilecek.
KASAPLAR YANLIŞ YOLDA
Et fiyatlarında, sektörün zarar edeceği bir düzen istemiyoruz. Biz demokratik bir ortamda fiyatı 32 liraya indirmeyi denedik ki et üretimimiz düşmesin. Şu an itibariyle 15 bin ton et ithalatı mümkün, 6 bin ton da Bosna var; 21 bin ton. Bu gelirse fiyatlar düşürülebilir. Biz de 15 liraya et alır, Et Süt Kurumu aracılığıyla 16, 17, en kötü ihtimalle 18’e satarız. Ancak bu netice itibariyle üretici için yıkım olur. 2 yılda ya da bakanlık süresince millete ucuz et yedirirsiniz ama hayvan varlığımızı yok edersiniz. 23 lira yağsız ete karkas fiyat belirlerken herşeyi dahil ettik. 32 lira kurtarıyor. Ama bizimkiler ‘40’a satayım 10 TL kazanayım’ istiyorlar. Bir seferde bitirmek isteyen anlayış var. Kasabın varlığı hayvancılığa bağlı. Hayvancılık olmasa et de bulamazsınız. Üretici besici tüketici ve hükümet birlikte hareket edersek bu sorunu çözeriz. Onlara ‘6 ay birlikte hareket edelim, sorunu çözelim’ dedik, 6 gün bile dayanamadılar. Yanlış yoldalar.”
Çelik ayrıca Türkiye’nin tarım ürünleri için alternatif pazarlar konusunda daha aktif olması gerektiğini de söyledi.
Deniz Zeyrek / Hürriyet