İngiliz, gazeteci-yazar Lauren Booth, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Ankara'da tanıştığını belirterek, "Türkler için çok büyük bir lider olduğunu düşünüyorum. Erdoğan, Müslümanlar arasındaki en cesur lider" dedi.
Eski İngiltere Başbakanı Tony Blair'in baldızı Lauren Booth, bir sivil toplum kuruluşunun davetlisi olarak geldiği Konya'da, Türkiye ve bölge ile ilgili görüşlerini anlattı.
Booth, Müslümanlığı kabul etmesine ilişkin şu değerlendirmelerde bulundu:
"2006 yılında bir İngiliz televizyon kanalında gazeteci olarak çalışıyordum. Filistin'e birkaç kez gittim. İlk olarak gittiğimde bölge hakkında bir şey bilmiyordum. Batı Şeria'ya gittiğimde kuralları bilmiyordum. Genellikle gazeteciler Batı Şeria'ya gider ve bir Filistinli yapılacak görüşmeleri ayarlar ve gazeteciler görüşmeleri tamamlayıp, oradan ayrılır.
Ben bunu bilmiyordum, sokaklarda dolaştım. Cenin'de, Nablus'ta, tüm Batı Şeria'da dolaştım. Batı Şeria'da ve Gazze'de dolaşırken, insanlar ihtiyaçları olduğu halde benimle yiyeceklerini paylaşmak istiyor, beni evlerine davet ediyordu. 'Neden ihtiyacınız olduğu halde bana ikram ediyorsunuz' dedim. 'Dinimiz, kitabımız Kur'an bize böyle diyor' dediklerinde şaşırdım. Bu kitap çok güzel bir kitap olmalı dedim."
Müslümanları tanıdıkça ve İslam'ı öğrendikçe Müslüman olmaya karar verdiğini belirten Booth, "2010 yılında Müslüman oldum. 5 yıllık bir geçiş sürem oldu. Londra'da bir Somalili Müslüman taksi şoförü bana ilk olarak, İslam'ı anlattı. Peygamberi sevdim, O'nun adını duyunca ağladım" dedi.
İslam'ı ve Müslümanları sevdiğini vurgulayan Booth, "Bir Allah olduğunu biliyordum ve Hazreti Muhammed'in peygamber olduğuna inanıyordum. Son Peygamber olduğunu da inanıyordum ama alkolü ve sigarayı bırakamıyordum. Karakter olarak zayıftım ama şehadet (kelime-i şehadet) edince elhamdülillah her şey değişti." diye konuştu.
Ardından namaza başladığını anlatan Booth, şunları söyledi:
"Namazda okunan ayetleri öğrenmem hiç zor olmadı. Mucize ne biliyor musunuz, 'Allah birdir ve Hazreti Muhammed onun kulu ve resulüdür' dedikten sonra her şey kolaylaşıyor. Allah'ın yardımı ertesinde geliyor. Her şey seni sarıyor. 6 ay içinde her şeyi öğrendim. Tabi bunlar temel olanlar ama hayat boyu öğrenme devam ediyor."
"Kızım da Müslüman oldu"
Lauren Booth, ilk eşinden ayrıldıktan sonra 2013 yılında Ugandalı bir Müslüman ile evlendiğini belirterek, hayatındaki değişikliklere ilişkin, şöyle konuştu:
"Eşim, çocuklar için çalışma yapan bir kuruluşta görev yapıyor. Bu arada 13 yaşındaki kızım da 3 hafta önce Allah'a hamdolsun Müslüman oldu. Müslüman olması için onu hiç zorlamadım. 'Annen Müslüman oldu diye, Müslüman olmak zorunda değilsin' dedim ama çok dua ettim olması için. Elhamdülillah oldu."
Filistin konusunda duyarlılığı ve ilgisi ile tanınan Lauren Booth, bölgede yaşanan durumu "felaket" diye nitelendirerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Gazze konusunda nereye geldik? Birleşmiş Milletler ve bölgede çalışan ajansların bildirdiğine göre, 4 yılda Gazze daha da yaşanmaz hale geldi. 48 ayda Gazze'de su içilemez halde, hiçbir yerde tarım yapılamaz durumda. Kirlenmemiş hiçbir şey ve yer yok. Bu, insan eliyle yapılan bir felaket. Felaketi İsrail devleti yaptı, BM de izledi. Bundan ABD de sorumludur."
Mavi Marmara saldırısı
Mavi Marmara saldırısı nedeniyle üzüntüsünü ifade eden Booth, "Öncelikle Türklere olan sevgilerimi ve yakınlarını kaybeden şehit ailelerine taziyelerimi iletmek istiyorum. O gemide ben de onlarla olacaktım. Kızım, gemi kalkmadan 2-3 gün önce binmemem için yalvardı. Kötü şeyler hissettiğini söyledi. Elbette bu risk içerdiği için ailemle almam gereken bir karardı. Arayıp katılamayacağımı söyledim. Mavi Marmara'da olmayı çok isterdim" diye konuştu.
"DAEŞ'in kurbanları Müslüman"
Booth, DAEŞ konusunda da şu görüşlerini paylaştı:
"Bu felaket tüm Müslümanları hedef alıyor. DAEŞ'in öldürdüklerinin yüzde 95'i Müslüman. DAEŞ'in kurbanları Müslüman. DAEŞ Türkiye’de, Irak’ta, Suriye’de ve diğer yerlerde hep Müslümanlara saldırıyor. Direnmeliyiz. Batı, hükümetinizle, DAEŞ arasında bir bağlantı varmış gibi gösterme konusunda çok istekli. Bugün batı medyasının kesinlikle gündeminde olan bir konu bu ama elbette doğru değil. Günbegün dünya medyasında, hükümetinizin DAEŞ'i desteklediği şeklinde yazılar yer alıyor. İnsanların kafasında bu düşünceyi oluşturmaya çalışıyorlar."
Türkiye'nin Suriyeli sığınmacılar için yaptıklarından övgüyle söz eden Booth, "Adana'da Suriyeli mültecilerle görüştüm. Bu ne kadar büyük bir dinamizm. Türkiye şu anda dünya lideri. Burada olmaktan çok büyük gurur duyuyorum. Hükümetiniz ve Türkler için dua ediyorum. Bu, merhamettir, bu gerçek kardeşliktir. Allah korusun, bu hepimizin başına gelebilirdi. Eğer Türkiye başarısız olsaydı neler olurdu." ifadesini kullandı.
"İslam dünyası Türkiye'yi izliyor"
Booth, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Ankara'da tanışma fırsatı bulduğunu belirterek, şunları anlattı:
"Erdoğan'la tanışmaktan çok memnunum. Türkler için çok büyük bir lider olduğunu düşünüyorum. Erdoğan, Müslümanlar arasındaki en cesur lider. Son 10 yılda 32 ülke gezdim. Türkiye beni en çok etkileyen ülke oldu. Okullarınız ücretsiz, sağlık sisteminiz ücretsiz, üniversiteleriniz ücretsiz. Herkes kaçarken siz Suriyeli mültecilere sahip çıktınız. İslam dünyası şu anda sizi izliyor. Sizle ve başarınızla gururlanıyoruz. Bundan geri dönmeyin. Dış güçlerin sizi yolunuzdan, adaletten ve liderlikten çevirmesine asla izin vermeyin."